Ana Sayfa HUKUK 27 Mayıs 2021

Erdoğan’ın Kaftancıoğlu’na açtığı davanın detayları ortaya çıktı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’na avukatı aracılığıyla açtığı 500 bin TL’lik manevi tazminat davasının detayları ortaya çıktı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın avukatı Ahmet Özel tarafından İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine sunulan dava dilekçesinde, Boğaziçi Üniversitesine Prof. Dr. Melih Bulu’nun rektör olarak atanmasının ardından başlayan gösterilere Kaftancıoğlu’nun destek verdiği anlatıldı. Dilekçede, gösterilerde gözaltına alınan 36 kişiden 15’inin Boğaziçi Üniversitesi ile hiçbir ilişkisi olmadığı ve bazılarının terör örgütü ile irtibatlarının tespit edildiğinin resmi olarak açıklandığı da aktarıldı.

Davalı Kaftancıoğlu’nun DHKP-C ve PKK teröristlerine ve destekçilerine destek veren beyanları olduğu belirtilen dilekçede, “Müvekkilimiz bir basın açıklaması yaparak davalı hakkında birtakım ifadelerde bulunmuş ve buna ilişkin olarak davalının yargılanıp ceza aldığı ve kamunun bilgisi dahilinde olan bir ifade için CHP’nin kendi sitesinde müvekkili hedef alarak Türk Milletinin iradesini hiçe saymış ve aleni bir şekilde bunu kamu ile paylaşmıştır” denildi.

Dilekçede Cumhurbaşkanının açıklamasının kamuyu bilgilendirmeye matuf, delillerle destekli, tamamen gerçeklere dayalı ve güncel konulara ilişkin olduğu açıklandı.

Avukat Özel, Kaftancıoğlu’nun yaptığı açıklamada ise “Cumhurbaşkanlığı koltuğunu işgal eden zat hakkında hakaret, adil yargılamayı etkileme ve yargı görevini yapanı etkilemeye teşebbüs suçlarını işlemesi nedeniyle suç duyurusunda bulunacağımı ve ayrıca tazminat davası açacağımı kamuoyuna saygıyla duyururum’’ ifadeleriyle hakaret ettiğini belirtti.

Dilekçede ‘Cumhurbaşkanlığı koltuğunu işgal eden zat’ şeklinde hakaretin kabul edilmesinin mümkün olmadığı aktarılarak, “Yaşadığımız ülkenin yüzde 50 oranından fazla oy olarak seçilmiş bir Cumhurbaşkanını yok saymak ve işgalci olarak tanımlamak, milletin iradesini yok saymaktır. Her ne kadar demokratik toplumun bir gereksinimi olan ifade özgürlüğü kanunlarla teminat altına alınmış olsa da müvekkilimin kişilik hakkını zedeleyen bahse konu, hakaret sınırları aşmaktadır. Müvekkilimin kişilik haklarını ihlal eden bu hal, ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilemez. Davalı bu denli ayrıştırıcı nefret söylemlerini kullanmayı kendine yakıştırsa da, gerek anayasal gerekse de uluslararası normlar uyarınca bu tarz ifadeler karşısında kişinin caydırıcı bir tazminat ödemesi gerekliliği bulunmaktadır” denildi.

Dilekçede açıklanan nedenlerle davanın kabul edilerek, 500 bin TL manevi tazminatın olay tarihi olan 16 Ocak 2021’den itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tazmin edilmesi, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesi talep edildi.

selyus