Ana Sayfa İÇ POLİTİKA 14 Ağustos 2015

AK Parti, kökü millet olan bir siyaset çınarıdır

AK Parti, kökü milletin ta kendisi olan bir siyaset çınarıdır. AK Parti her zaman bu milletin en büyük partisi, en büyük umudu, en güzel istikbalidir. AK Parti 7 bölge, 81 vilayetiyle en doğusundan en batısına, en kuzeyinden en güneyine bu ülkede birliğin, beraberliğin ve kardeşliğin yegane adresidir.

AK Parti İstanbul İl Başkanı Dr. Selim Temurci, AK Parti’nin 14. kuruluş yıldönümü dolayısıyla bir mesaj yayınladı.

AK Partiyle beraber demokratikleşme ve insan hakları alanında birçok reformlar gerçekleştirildiğini ifade eden İl Başkanı Temurci’nin mesajında şunları söyledi:

“AK Parti’nin 14 Ağustos 2001 tarihinde kurucumuz, İlk Genel Başkanımız, ve 12. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde kurulması, Türkiye siyasi tarihi adına tam anlamıyla bir milat olmuştur.

Bunda en birinci etken, AK Parti’nin millete dayalı, gücünü sadece milletten alan, milletten başka hiç bir meşruiyet kaynağı kabul etmediği gibi millet üzerinde kayıt dışı egemenlik oluşturmaya çalışan hiç bir odağa da boyun eğmeyen, Türkiye’nin kadim medeniyet birikimiyle evrensel gerçekleri buluşturan, ahlaka, erdeme ve insani değerlere dayalı kuruluş ilkeleri olmuştur.

Bu ilkeler bizim siyasetimizin ruhudur.

Bu ilkeler, bizim hiçbir zaman ve hiçbir şart altında vazgeçmeyeceğimiz, -modern bir deyimle söylersek- fabrika ayarlarımızdır.

Bu ilkeler milletimizin sinesinde büyük bir karşılık bulduğu için, kurulur kurulmaz girdiği ilk seçimde tek başına iktidara gelen partimiz, daha sonraki seçimlerde oylarını sürekli artırarak siyasi hayatımızda bu zamana kadar görülmemiş siyasi başarı ve rekorların sahibi olmuştur.

AK Partiyle birlikte siyasetimize yeni bir üslup ve anlayış gelmiş, kayıkçı kavgasını andıran, çözüm üretmeyen, kısır çekişme ve polemiğe dayalı bildik siyasetlere asla prim verilmemiştir.

AK Partiyle beraber demokratikleşme ve insan hakları alanında birçok reformlar gerçekleştirilmiş, insan onuruyla bağdaşmayan birçok çağdışı yasak ortadan kaldırılmış, vesayetçi ve statükocu anlayışlarla, çetelerle ve millete operasyon yapmaya kalkan her türlü odakla amansız bir mücadeleye girilip sivil demokrasi siyasi tarihimizde hiç olmadığı kadar sağlam dengelere kavuşturulmuştur.

AK Parti’yle birlikte yıllardır bir türlü gelişme sağlanamayan AB ile ilişkilerde müzakerelerin başlatılması sağlanmış, Türkiye, dış ilişkilerde dünyanın saygı duyduğu, küresel denklemlerin ve uluslararası sorunların çözümüne dâhil ettiği, aktif ve etkili bir ülke olmuş, ilkeli tutumuyla yeryüzünün birçok bölgesinde mazlumların, mağdurların ve adalet arayanların umudu haline gelmiştir.

13 yıllık iktidarımız dönemi içinde, ekonomide de çok büyük başarılara imza atılmıştır. Enflasyon eski bir hatıraya dönüşmüş, paramız uzayıp giden sıfır zincirlerinden kurtarılmış, milli gelir ve refah kat kat artmış, en önemlisi; ekonomimiz eskisi gibi sık sık krizlere sürüklenen zayıflıktan çıkıp stabilize edilmiştir.

AK Parti’nin gençlerimizi nasıl bir Türkiye’den alıp nasıl bir Türkiye’yle buluşturduğu ayrı bir başlıkta ele alınacak denli önemlidir.

Birçok gencimiz bilmeyebilir; kapılarına ikna odaları, berber dükkanları kurulan, kışla görünümlü üniversiteleri, harçlarıyla birlikte tarihe karıştırıp özgür bilimin önünü açtık. Ülkeyi bir uçtan bir uca yeni okullarla, yeni üniversitelerle, çağdaş derslikler ve yurtlarla donattık. Öğrencilerimize ders kitaplarının parasız verilmesinden sosyal yardımlara kadar geçmişte olmayan nice uygulamayı başlattık.

AK Parti sağlıktan, eğitime, kadın, yaşlı, çocuk ve engelli haklarının geliştirilmesinden çağdaş şehirciliğe, ulaşımdan adalete, her alanda Yeni Türkiye’nin mimarı olmuştur.

Üstelik AK Parti ülkemize bu büyük değişim ve dönüşümleri, Türkiye’nin büyük devlet olmasını kendi çıkarlarına tehdit sayan iç ve dış konsorsiyumların, ihanet odaklarının, terör merkezlerinin, karanlık ittifakların ve bilumum şer odaklarının sürekli çıkarmaya çalıştığı krizlerle mücadele ederek, sürekli engelleme, oyun ve kumpaslarla boğuşarak, yığınla engelleme, tuzak ve kirli operasyona, sayfalar ve ekranlar dolusu yalana, iftiraya, kara propagandaya maruz kalarak gerçekleştirmiştir.

Halen de bu tertip ve oyunlar sürüp gitmekte, birlik, beraberlik ve kardeşliğimize karşı “en bir araya gelmez sanılanların kol kola girip sergiledikleri ihanet yarışı”na tanıklık etmekteyiz.

Ancak biz ve milletimiz bir şeyden eminiz:

Fırtınalar, kasırgalar ve rüzgarlar, ancak zayıf ve köksüz ağaçları sarsabilirler.

AK Parti, kökü milletin ta kendisi olan bir siyaset çınarıdır.

AK Parti her zaman bu milletin en büyük partisi, en büyük umudu, en güzel istikbalidir.

AK Parti 7 bölge, 81 vilayetiyle en doğusundan en batısına, en kuzeyinden en güneyine bu ülkede birliğin, beraberliğin ve kardeşliğin yegane adresidir.

AK Parti hem bu milleti yok saymak isteyenlere karşı bu millet “var” demenin, hem de her türlü ittifak, oyun ve kumpasla Türkiye’nin büyük yürüyüşüne engel olmak isteyenlere “dur” demenin adıdır.

Siyaseti “Hakk’a yaslanarak halka hizmet yolunda bitmeyen bir yarış” olarak telakki eden anlayışımız doğrultusunda, elbette daha yapacak çok işimiz ve gidecek çok yolumuz olduğunun ve büyük hedeflere ulaşmak için daha çok çalışmamız gerektiğinin şuurundayız.

2001’de kurucu Genel Başkanımız Recep Tayyip Erdoğan’la yola çıktığımızda ruhumuza nakşettiğimiz ilkeler, bugün de Genel Başkanımız Ahmet Davutoğlu liderliğinde yolumuzu aydınlatan en sağlam meşalemizdir.

Bu şerefli millete ve bu aziz vatana hizmet yolunda ilk günkü kadar dava şuuru ve ahlakına sahip, ilk günkü kadar heyecanlı, ilk günkü kadar coşkulu, ilk günkü kadar arzulu, istekli ve kararlıyız.

Bu duygular içinde partimizin kuruluşuna emek veren bütün kardeşlerimize minnet ve şükranlarımı sunuyorum.

Çaycısından şoförüne, afiş asanından miting meydanlarını dolduranına kadar, hiçbir mevki ve makam gözetmeden partimizin bugünlere gelmesinde ter dökmüş, emek vermiş gerçek kahramanlarımıza gönül dolusu teşekkür ediyorum.

Bir dönem bizimle yol arkadaşlığı yapıp şu anda dar-ı bekaya intikal etmiş tüm kardeşlerimizi saygı, sevgi ve rahmetle anıyorum.

Başta vefakar, fedakar, çalışkan, dava şuuruyla dopdolu ve her ferdiyle ayrı ayrı iftihar ettiğimiz İstanbul teşkilatı olmak üzere, bütün AK Partili kardeşlerimin 14 Ağustos Kuruluş Günü’nü kutluyor, hepsini dostluk ve muhabbetle selamlıyorum.” 

 

Etiketler:
selyus