Ana Sayfa İÇ POLİTİKA 30 Mayıs 2016

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Fransız polisini şiddetle kınıyorum”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Avrupa’nın başkentlerinde yaşanan eylemlere karşısında Batı’nın sessiz kaldığını belirterek, “Ne televizyonlarda canlı yayınlar, ne gazetelerde fotoğraflarda, ne de olaylardan duydukları endişeleri dile getiren siyasetçiler göremezsiniz. Paris’te yaşanan olaylardan dolayı ben de endişeliyim, kaygılıyım. Protesto hakkını kullanan insanlara Fransız polisinin uyguladığı şiddeti kınıyorum. Yaşanan vahim olayları dünyaya aktarmayan batı medyasını ayıplıyorum” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Esenler’de Kentsel Dönüşüm Konutları Teslim Tören’ine katıldı.

Törende konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 3 yıl önce yaşanan gezi parkı olaylarını hatırlatarak, “Eylemlerin bahanesi olan Gezi Parkı’nın dahi altını üstüne getirdiler. Gezi olaylarını 17-25 Aralık darbe girişimi ve bölücü terör örgütü eylemleri izledi. O dönemde eylemcilerin sözcüleri bir grupla bir araya geldim. Bana söyledikleri başka şeylerdi, dışarı çıktılarında bir talep listesi açıkladılar. Yavuz Sultan Köprüsü’nden nükleer santrale kadar Türkiye’nin gündeminde ne kadar proje varsa hepsinin durmasını istiyorlardı. Bunların dikili ağacı yok dikili ağacı. Hatta kentsel dönüşüm çalışmaları dahil bu kesimin durdurulmasını istediği faaliyetler arasında yer alıyordu. Aynı talep listesinde yer alan öteki zırvaları saymıyorum bile. Bunu görünce insan ister istemez ‘gezi parkı ile bu taleplerin ne ilgisi var’ diye düşünüyor. Gezi Parkı’nda yapılan iş bölgede yapılan düzenlemeler sırasında 12 ağacın naklinden başka bir şey değildi. Ortada bir ağaç kesimi, yeşil alan tahribi yoktu. Bugün park da ağaçlar da , eylemcilerin bölgede yaptıkları tahribata rağmen yerli yerinde duruyor zaten” diye konuştu.

Bugünlerde Avrupa’nın önemli kentlerinde yaşanan olayları hatırlatan Erdoğan, “Gezi olayları Türkiye’nin gelişmesinden rahatsızlık duyanların sahneye oldukları senaryonun aşamalarından biriydi. Bugün Paris yanıyor, Brüksel yanıyor, başka batı şehirlerinde ciddi protestolar yaşanıyor. 3 yıl önce İstanbul’u mesken tutan, kesintisiz canlı yayın yapan medya kuruluşları bu olaylara adeta kör, sağır, dilsin kalmışlardır. Ne televizyonlarda canlı yayınlar, ne gazetelerde resimler, ne de olaylardan duydukları endişeleri dile getiren siyasetçiler göremezsiniz. Paris’te yaşanan olaylardan dolayı ben de endişeliyim, kaygılıyım. Protesto hakkını kullanan insanlara Fransız polisinin uyguladığı şiddeti kınıyorum. Yaşanan vahim olayları dünyaya aktarmayan batı medyasını ayıplıyorum. İnsan hakları örgütlerini, batılı politikacılarını, Paris’te yaşanan hadiseler karşısında daha duyarlı olmaya davet ediyorum. Bana nasihat ediyordunuz. Şimdi size sesleniyorum. Paris’deki özgürlük mücadelesini verenlere karşı niye böyle yapıyorsunuz, Brüksel’de niye böyle yapıyorsunuz. Gezi olaylarındaki görüntülerden rahatsız olanların Paris’deki olaylar karşısındaki rahatlığı bizi çok üzüyor. Fransa’nın ve diğer batı ülkelerinin 17-25 Aralık tarzı darbe girişimlerine maruz kalmalarından korkuyorum. İnşallah hadiseler, bölücü terör güdünün güney şehirlerimizde başlattıkları eylemlerin benzerlerine kadar uzanmaz. Orada da yine kameraman gönderiyorlar. Diyarbakır sokaklarında çekim yapsınlar. Orada mağdur Anadolu kadınını konuşturuyorlar. Sonra kalkıp endişeliyi diyor. Ben endişeliyim. Paris’ten endişeliyim, Brüksel’den endişeliyim. Bu durumlar karşısında soğukkanlılığımızı muhafaza ediyor ve gereken önlemleri alıyoruz, ama batı ülkelerinin aynı başarıyı gösterebilecekleri konusunda şüpheliyiz” ifadelerini kullandı.

Türkiye’nin Suriyeli göçmenlere ev sahipliği yaptığını hatırlatan Erdoğan, “AB ülkelerinin birkaç bin mülteci karşısında yaşadığı şoku biliyoruz. Batı bunları ülkelerinden içeri bile sokmuyor. Biz merhamet medeniyetinin mensuplarıyız. Bugün de ihtiyaç duyan herkese yardımcı olmaya hazırız. Bu sözümüz Suriye üzerinden ülkemizi köşeye sıkıştırmaya çalışanlar için de geçerli. Kesinlikle temenni etmemekle birlikte o gün geldiğinde biz inancımızı gerektiği şekilde adil olan neyse onu yapacağız. Ama bugünleri de unutmayacağız. Tıpkı gezi olaylarında önümüze konan talepleri unutmadığımız gibi, 17-25 Aralık’ı unutmadığımız gibi. Suriye’yi, Irak’ı, Libya’yı, Filistin’i, Mısır’ı da unutmayacağız. Bu mesele üzerinden Türkiye’nin nasıl tehdit edildiğini unutmayacağız. İntikam peşinde olmayacağız ama tarihin tekerrür etmemesi içini ders çıkaracağız” dedi.

İlginizi çekebilir

Rusya’nın karnesi çok kötü

Rusya’nın karnesi çok kötü

selyus