AK Parti İstanbul teşkilatları millet iradesine kasteden Fetullahçı Terör Örgütü hainlerinin yargılandıkları davaların takipçisi olmaya devam ediyor. Silivri Ceza ve İnfaz Kurumu’nda görülen 15 Temmuz Şehitler Köprüsü Davası’nın Karar Duruşması’nı İstanbul teşkilatlarıyla takip eden AK Parti Genel Başkan Yardımcıları Mahir Ünal ile Ravza Kavakçı ve AK Parti İl Başkanı Bayram Şenocak katılarak birlikte basın açıklaması yaptılar.

Aralarında Erol Olçok ve oğlu Abdullah Tayyip Olçok’un da bulunduğu 34 kişinin şehit edildiği 15 Temmuz Şehitler Köprüsü davasında FETÖ mensuplarına ceza yağdı. Örgütü’nün darbe girişimi sırasında 34 kişinin şehit edildiği olaylara ilişkin 133’ü tutuklu 143 sanığın yargılandığı davanın görülmesine devam edildi. İstanbul 25’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nce Silivri Ceza İnfaz Kurumu yerleşkesinde bulunan büyük salonda görülen duruşmaya tutuklu 133 sanık cezaevinden getirildi.

MİLLET VATANINA SAHİP ÇIKTI

15 Temmuz Şehitler Köprüsü olarak adı değiştirilen Boğaziçi Köprüsü’nde o gece yaşanan olaylarda millet iradesine kastederek, açılan silah ve top ateşiyle 34 vatandaşın şehit edildiğini ve onlarca vatandaşın yaralandığını kaydeden Başkan Şenocak şunları söyledi: “15 Temmuz’da milletimiz sokağa çıkarak vatanına sahip çıktı.15 Temmuz’da milletimiz tüm dünyaya birlik ve beraberliği göstermiştir. O gece Köprü’den Atatürk Havaalanına kadar milletimiz çok büyük bir mücadele verdi. Milletimiz vatanı uğruna canından vazgeçerek tanklara ve mermilere kendilerini siper ettiler. Bizler ülkemizde birlik ve beraberliğimizi muhafaza ettiğimiz müddetçe hiç kimse bayrağımızı indiremeyecek. Bugüne kadar 15 Temmuz davalarını nasıl takip ettiysek bundan sonra da takipçisi olacağımızdan hiç kimsenin şüphesi olmasın.”

LİDER MİLLET BAĞLILIĞI

İl Başkanı Şenocak, kararın açıklandığı duruşmayı takip ettikten sonra yaptığı açıklamada da; karar kapsamında hayatını kaybeden şehitlerin her biri adına 72 sanığa ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildiğini ve bütün hainlerin hak ettikleri cezalara çarptırıldığını vurguladı. Milletin 15 Temmuz’da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde iradesine sahip çıkarak; Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) hainlerini derdest ettiğini ifade eden Şenocak şöyle konuştu: “Hain darbe girişimini yapmaya kalkanlara ve uşaklığını yaptıkları dış güçlere bu milletin hiçbir zaman prim vermediği görüldü. Bugüne kadar bayrağına, milletine ve davasına sahip çıkan Türk milleti, bundan sonraki süreçte de ihtiyaç duyulduğunda, kendi iradesiyle ülkesini koruyabilecek güçte olduğunu gösterdi.

Genel Başkan Yardımcısı Ravza Kavakcı, “15 Temmuz hain darbe girişimi, bütün Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının yaşama hakkına yapılmış bir müdahaleydi, bir tecavüzdü.” dedi.

Duruşma öncesi basın açıklaması yapan Kan, ilk günden beri hain darbe girişimi davalarını yakından takip ettiklerini söyledi.

“BÜTÜN TÜRKİYE CUMHURİYETİ VATANDAŞLARININ YAŞAMA HAKKINA YAPILMIŞ BİR MÜDAHALEYDİ”

Bu davanın farklı bir dava olduğunu ifade eden Ravza Kavakcı, “Bu dava, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü davası. Bu davada dik durmuş olan, bu davada yargılananların hayatta yaşama haklarını ellerinden almış oldukları 34 şehidimiz var. 32’si sivil şehidimiz. En genç şehidimiz Abdullah Tayyip Olçok. Babası Erol Olçok Beyefendi ile şehit edilmişti 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nde. Bu duruşmada 424 müşteki, 133’ü tutuklu toplam 144 sanık var.  Bugün bu sanıkların adalet önünde hesap verdiğini göreceğiz.” dedi.

Bu davanın 9 Ekim 2017’de başladığını hatırlatan Kan, “Bugün mahkeme heyetinin kararını açıklamasını bekliyoruz. Her biri için 37’şer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis istemi olan sanıkların, suçlu olanların adalet önünde hesap vereceğini göreceğiz. Varsa suçsuz olanların serbest kaldığını göreceğiz.” diye konuştu.

Ravza Kavakcı, 15 Temmuz’un korkunç bir gece olduğunu ama 16 Temmuz’da Türkiye’nin güzel bir sabaha uyandığını belirterek, sözlerine şöyle devam etti:

“15 Temmuz hain darbe girişimi, bütün Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının yaşama hakkına yapılmış bir müdahaleydi, bir tecavüzdü. Bu topraklara ümit bağlayanların geleceğine yapılmak istenen bu darbe girişimi, 251 şehidimiz ve 2 bin 194 gazimiz sayesinde, Sayın Başkanımızın yaptığı davetle sokağa çıkanların, milyonlarca isimsiz kahraman sayesinde ortadan kaldırıldı. O darbe girişiminin başarımız olmasındaki en büyük emeklerden birisi de 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nde hayatını bizler için göz kırpmadan feda eden şehitlerimizin ve gazilerimizindi.”

Mahkeme heyetlerinin zor bir süreç yaşadığını, tüm sanıkların savunma haklarını sonuna kadar kullandığını belirten Kan, şehit yakınları ve gazilerin duruşmaları takip ettiğini, mahkeme süreçlerine katkıda bulunduklarını, adaletin tecelli edeceğini görecekleri için ümitli olduklarını söyledi.

“ONLAR MİLLET TARAFINDAN SONSUZA KADAR AFFEDİLMEYECEK”

Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Mahir Ünal, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü davası kararına ilişkin, bugün verilen cezaların hukuki olarak bir ceza olduğunu belirterek, “15 Temmuz darbesine kalkışanlar ve bu ülkeyi elimizden almak isteyen kökü dışarıda bu hain terör örgütü, bizim kalbimizde, vicdanımızda sonsuza kadar mahkum olmuştur. Onlar, bu millet tarafından sonsuza kadar affedilmeyecektir.” dedi.

Bu davanın en kritik davalardan biri olduğunu vurgulayan Ünal, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nün, 15 Temmuz gecesi darbenin adeta başlangıç yeri ve 34 şehidin verildiği bir nokta olduğunu anlattı.

Mahir Ünal, 15 Temmuz’un ikinci yılı yaklaşırken adaletin tecelli ettiğini belirterek, “Israrla bu 2 yıl zarfında birilerinin hem uluslararası kamuoyuna hem iç kamuoyuna dönük, Türkiye’de FETÖ’cülerin yargılanmasına dönük yürüttükleri kara propagandanın netice vermediğini, bugün adaletin tecelli ettiğini ve 72 kişinin müebbet hapse mahkumiyetiyle beraber bugün, pazar günü yıl dönümünü kutlayacağımız 15 Temmuz ruhunun, bilincinin hukuka, adalete yansımasını da gördük.” diye konuştu.

Acılarının çok büyük olduğunu dile getiren Ünal, şunları kaydetti:

“Duygu olarak 15 Temmuz’u unutmuyoruz, unutmayacağız. Çünkü biz 15 Temmuz gecesini unutursak her şeyi unuturuz. Eğer o gece Türkiye’ye yaşatılmak istenen şeyleri, bir milletin elinden devletinin, bağımsızlığının, istiklalinin, hayallerinin, çocuklarının, her şeyinin alınmak istendiği geceyi unutursak, o gece kanıyla, canıyla bu ülkeye sahip çıkan şehitlerimizi, gazilerimizi unutursak her şeyi unuturuz. Bugün verilen cezalar hukuki olarak bir ceza ama 15 Temmuz darbesine kalkışanlar ve bu ülkeyi elimizden almak isteyen kökü dışarıda bu hain terör örgütü, bizim kalbimizde, vicdanımızda sonsuza kadar mahkum olmuştur. Onlar bizim kalbimizde, vicdanımızda sonsuza kadar haindir, onlar sonsuza kadar bizim için bir ihanet şebekesidir ve onlar bu millet tarafından sonsuza kadar affedilmeyecektir. Bugün hukuki olarak bir karar verilmiştir ama bu millet nasıl ki 1071’i, Alparslan’ı unutmadıysa, Kudüs’ün önündeki Selahaddin’i unutmadıysa, bu millet Fatih’i unutmadıysa, bu millet kahramanlarını unutmadıysa, hainlerini de unutmamıştır.”

“15 TEMMUZ RUHU, İRADE ZAFERİ OLARAK SONSUZA KADAR HATIRLANACAK”

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Mahir Ünal, 15 Temmuz gecesi tankların, helikopterlerin önünde göğüslerini siper edenleri unutmayacaklarını dile getirerek, “O gecenin hainlerini de biz unutmayacağız. 15 Temmuz ruhu bu topraklarda bir bağımsızlık ruhu olarak, bir bağımsızlık bilinci olarak, bir irade zaferi olarak sonsuza kadar hatırlanacak.” diye konuştu.

Kararın teknik ve hukuki yönünün konuşulacağını, tartışılacağını dile getiren Ünal, bugün adaletin tecelli ettiğini, hukukun kararını verdiğini söyledi.

Ünal, 15 Temmuz’da, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile 22.00’de 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nde olacaklarını, şehitlerin ruhunu yad edeceklerini bildirdi.

“44 sanığa beraat kararı verilmesi müştekilerden tepki aldı. Bunu nasıl yorumlamak istersiniz?” sorusuna Ünal, şöyle cevap verdi:

“Mahkemenin verdiği kararın gerekçesine bakmak gerekir. Henüz daha kararın sonucu açıklanacak, yüklenecek. Yani köprüye çıkan askerlerin ve erlerin bir kısmının ateş etmediğine hükmederek mi bu karar verildi, yoksa hakimin elinde başka deliller var ve o delillere göre mi bu kararı verdi? Şimdi bu kararı hemen sıcağı sıcağına değerlendirmek doğru olmaz, bunun gerekçesine bakmak gerekir, gerekçe açıklandığında bunun üzerinde gerekli değerlendirmeler yapılır.”