Ana Sayfa İÇ POLİTİKA 2 Şubat 2019

Özgül Özkan Yavuz, “İlçe belediyesi Kadıköy’ün çıkarlarını savunmuyor!”

Yavuz, “Kadıköy’ün ilişkilerini iyi yönetmek gerekiyor. Kadıköy’ün çıkarlarını iyi savunmak gerekiyor. İlçe belediyesi Kadıköy’ün çıkarlarını savunmuyor. Bunun için hiçbir şey yapmıyor Kadıköy Belediyesi” dedi.

İstanbul Takipte Haber Sitesi olarak AK Parti Kadıköy Belediye Başkan Adayı Özgül Özkan Yavuz ile bir söyleşi gerçekleştirdik. Samimi ve dostane bir ortamda gerçekleşen söyleşide Yavuz, sorduğumuz sorulara içtenlikle cevap verdi.

Devletin önemli birimlerinde üst düzey yöneticilik yapan Yavuz, seçildiği takdirde mesleki tecrübelerini uzun yıllardır oturduğu Kadıköy için kullanacağını ifade ediyor.

Yerel yönetimler anlamında Kadıköy Belediyesi için biçilmiş kaftan olan Özgül Özkan Yavuz, Orta Doğu Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümü’nü başarıyla tamamladıktan sonra yerel yönetimler alanında yüksek lisansını yaptı ve bunlarla yetinmedi bir de yurt dışında kamu yönetimi yüksek lisans sahibi oldu.

Bu arada Türkiye’de en fazla yaşlı binası olan ilçe Kadıköylülerin dikkatine: göreve gelmek için sizden oy isteyen Özgül Özkan Yavuz, bundan tam 20-22 yıl önce yüksek lisans tezini Kentsel Dönüşüm olarak tamamladı. Yani sizin binalarınız tecrübeli bir ismin anlayışında yenilenecek…

Yavuz, “Üniversite’yi bitirdikten sonra tezim şehircilik üzerine yerel yönetimler. Tam da aldığım eğitime ve mesleğime uygun bir göreve talip olduğumu düşünüyorum. Bundan 20, 22 yıl önceki yerel yönetimlerdeki tezim, “Kentsel Dönüşüm”dü. İnşallah Allah kısmet ederse belediye başkanı olduktan sonra Kentsel Dönüşüm nasıl oluyormuş göstereceğiz.”

Evet Özgül Özkan Yavuz hanım, öncelikle adaylığınız hayırlı olsun. Türkiye’nin en zor ilçesi Kadıköy’den aday oldunuz, biraz vizyonlarınızdan bahseder misiniz?

“Kadıköylülük bence eskiden bir ayrıcalıktı. Kadıköylülük diye bir şey vardı İstanbul’da, böyle bir taç gibi. Güzle bir şeydi, keyifli bir şeydi, ayrıcalıktı Kadıköylü olmak. Kadıköy’den kimse karşıya taşınmazdı, taşınsa bile özler bir sene sonra geri gelirdi. Bir ayrıcalıktı şehrin içerisinde. Burası İstanbul’un en eski yeri. İstanbulluluk ve eğitim oranında en yüksek olduğu ilçe. Dolayısı ile Kadıköylülük bir ayrıcalıktı fakat Kadıköylülük çok yıprandı. Fiziksel olarak çok eskiyerek hiç hak etmediği bir yere geldi. Onun için bu ayrıcalıklı olma durumunu kaybetti! Neden? Çünkü içine kapandı. Kadıköy, bütün sistemden kopuk, dünyadan kopuk, İstanbul’dan kopuk kendi içine kapandı. İlçe olarak müthiş bir potansiyeli var. Hem ilçede yaşayan insanlar hem de dünyayı gezen, tozan, okumuş, kültürlü, çalışkan, üreten insanları, hem coğrafi olarak muhteşem bir yer. Kadıköy, İstanbul’un en güzel noktalarından bir tanesi. Ama üretmeyen, eski huzurunu kaybetmiş bir Kadıköy’le karşı karşıyayız. Şimdi bu Kadıköylülüğü tekrar canlandırmak gerekiyor. Tekrar burayı hakkettiği ayrıcalıklı yere, İstanbul’da parmakla gösterilen yere getirmek gerekiyor.”

Bu yapılabilir mi?

Evet yapılabilir. Hiç de zor bir şey değil. Bunun için süreç yönetimi yapmak gerekiyor. Kadıköy’ün ilişkilerini iyi yönetmek gerekiyor. Kadıköy’ün çıkarlarını iyi savunmak gerekiyor. İlçe belediyesi Kadıköy’ün çıkarlarını savunmuyor. Bunun için hiçbir şey yapmıyor Kadıköy Belediyesi. Yani Ankara’da proje nasıl takip edilir, nerede ne iş yapılır diye bir derdi yok bunların. Ben Kadıköy’ün çıkraları için İstanbul Büyükşehir Belediyesinin ve herhangi bir bakanlığın gidip kapısında yatarım, o işi halledene kadar. Bunları yapmak lazım. İlişki yönetimi gerekiyor Kadıköy’de. Kadıköy’ün ilişikleri kesilmiş ve kendi içine kapanmış.”

Kadıköy’ü 30 yıldır için kapanık hale getiren CHP yönetiminden Kadıköylüler memnun görünüyor, siz sahada Kadıköylülere sorduğunuzda mevcut yönetimden şikayetçi olanlarla karşılaşıyor musunuz?

“Benim sahada görüştüğüm Kadıköylüler belediye yönetiminden şikayetçiler, memnun değiller. Biraz yerel yönetim seçimlerini genel ideoloji ve genel seçimlerden ayrı düşünmek gerekiyor. Yerel seçimlerde tamamen proje yapabilecek, yatırımı ilçeye çekebilecek, yani ilçenin çıkarlarını savunabilecek ve ilçeyle yatıp kalkacak adaya oy vermek gerekiyor. Devletteki 22 yıllık yaptıklarım Kadıköy’de yapacaklarımın teminatı olması gerekiyor. Ben yaptığım büyük hizmetlerle İstanbul’u tanıtmışım dünyanın her yerinde, Kadıköy’ü mü tanıtamayacağım, yönetemeyeceğim. Ben Kadıköylü vatandaşlarımızın memnun olmadığını görüyorum. Ancak mevcut belediye yönetimi bir endişe pompalayarak akşama kadar hiçbir şey yapmadan yatmanın derdinde. Yaşam tarzımıza karışılacak endişesini oluşturma algısının arkasına sığınarak, bir şey yapmadan 5 yılı tamamladılar. Yeni gelende farklı olmayacak. Çünkü zihniyet aynı, endişe pompalamak…”

Kadınlarla ilgili bir ayrıcalıklı çalışmanız olacak mı?

“Kadıköy’ü kadın dostu bir kent yapacağım. Biliyorsunuz Birleşmiş Milletlerin kadın dostu diye bir kavramı vardır. Belli standartların sağlanması için. Güvenlik anlamında. Aydınlatma anlamında. Çocuk arabasıyla kaldırımlarda yürüyebilme anlamında. Çok basit standartlardır bunlar. Kadın dostu kent yaptığın zaman bir yeri, orası çocuk içinde güvenli oluyor. Aile içinde güvenli oluyor. Yaşlılar içinde güvenli oluyor. Erişilebilir ve güvenli oluyor. Bu kadın dostu standartlarını tutturduğunuz anda zaten siz, ailenin, çocuğun, yaşlının ve kadının sorunların çözmüş oluyorsunuz.”

Kadın aday olmak avantaj mı, dezavantaj mı?

“Kadın aday olmak avantaj. Ben 23 yıl bürokraside mücadele ettim. Koca koca salonlarda ki toplantılarda bir sürü erkeğin arasında kadın başıma tek olarak oturmaya çok alışığım. Elbette ki ereklere oranla iki katı fazla çalışması gerekiyor ama yerel yönetimlerde kadın aday olmak avantaj. Neden? Yerel yönetim dediğiniz şey sizin sokağınızın, mahallenizin sorunlarıyla başlıyor. Alemi cihan olsa benim çöpümü vaktinde toplamıyorsa, benim kaldırımım yoksa o belediye yok hükmünde. Bunları fark edecek bir belediye. Dolayısı ile biz kadınlar biraz fazla detaycıyız. Yerel yönetimlerde bu detaycılığın büyük bir avantaj olduğunu düşünüyorum. Ben mahallemdeki sorunu, apartmandaki sorunu biliyorum, yaşıyorum. Şehir plancılık mesleğinin verdiği bir şey. Dolayısı ile yerel yönetimde kadın olmak bence avantaj” diyerek konuşmasını tamamladı…

selyus