Akşam gazetesi köşe yazarı Serkan Fıçıcı, köşenden ‘profil’ başlıklı yazısında yerel seçimleri analiz etti. Fıçıcı, akıcı olan yazıda hem AK Parti Büyük Kongresi hem de ‘94 ruhu’ndan bahsetti.

**********************************

“Yerel seçim tartışmaları başladı.

Eylül ile birlikte daha da canlanır.

Cumhurbaşkanı Erdoğan daha önce ” Yerel seçimler 30 yıl önceki gibi belediyecilikte yeni bir milat olacak. 94 ruhunu büyüterek fetret devrine son vereceğiz” demişti.

Ayrıca, Ekim’de yapılacak AK Parti Büyük Kongresi’nin yerel seçimler açısından bir “işaret fişeği” niteliği taşıyacağını belirtmişti. Şimdi de gazetecilerin sorusu üzerine “en doğru adaylar” vurgusu yaptı. Bu açıklamaları yan yana getirelim.

“Belediyecilikte yeni bir milat…” çıkışının altını çizelim.

Ne anlıyoruz?

-Mesele sadece İstanbul, Ankara ve diğer şehirleri kazanmak değil. Yeni ihtiyaçlara yeni çözümler sunan bir yerel yönetim anlayışının ortaya konması. Hizmet ve eser siyasetine devam ama insanı merkeze alan ve sosyal yönü ağır basan bir yaklaşım.

“94 ruhu…” neydi, hatırlayalım.

-Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İstanbul Belediye Başkanı seçilmesiyle birlikte “zihniyet devrimi” yaşandı. Belediyecilikte ortaya konan performans sadece yerel yönetimlere değil siyasetin bütününe yeniden “çare olma” vasfını kazandırdı. Tek cümleyle “imkansız denilenlerin mümkün olduğu” inkara yer bırakmayacak şekilde ispatlandı.

Ve tüm bunlar Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın öncülüğünde ve “tamam inşaallah” kararlılığında birleşmiş bir gönüllüler ordusunun destansı mücadelesi ile gerçekleşti.

“En doğru adaylar…” nasıl belirlenecek?

-Gördüğümüz kadarıyla “şu isimler arasında tercih yapalım” gibi bir yaklaşım yok.

Bu yüzden daha şimdiden ekranlara yansıyan “isim-toto” işleri temel felsefeden uzak.

Bunun yerine “hangi şehre ne profilde bir aday lazım” bakış açısıyla sürdürülen çok daha profesyonel bir çaba söz konusu…

Nasıl?

Örnek…

Filanca şehir…

Mutlaka o şehirde doğmuş, büyümüş, yaşamış, çalışmış, tanınmış olmalı.

Söz gelimi Karadeniz kökenli olmakla birlikte, akrabalık ilişkileriyle dindar Kürtlerin de sempatisini kazanabilmeli. Uzmanlığı sayesinde bir numaralı mesele olan kentsel dönüşüm süreçlerini yönetebileceğine dair güven vermeli. Hükmedeceği milyarlarca liralık bütçenin hakkını verebilecek iş tecrübesi ve olgunluğunu hissettirmeli. Devletin işleyişini bilmeli, yöneteceği kurumu tanıması yetmez o kurumda saygın kişiliğiyle tanınmalı. Kritik siyasi süreçlerde sağlam duruş imtihanlarından geçtiği bilinmeli. Kısır polemiklerle yıpranmadığı için farklı kesimlerin de oyunu alabilmeli…

Gibi…

Ve “İşaret fişeği Büyük Kongre” ifadesi…

-Bundan anlaşılan sözünü ettiğimiz profillerin Ekim ayı itibariyle büyük ölçüde belirlenmiş olacağıdır. Ardından bu profillere uygun isimler arasında tercih aşamasına geçilir.

Kamuoyunda isimlerin değil, profillerin tartışılmaya başlandığını görür müyüz?”