Mübarek Ramazan-ı Şerif’te hepinizi Yüce Rabbimin selamı ile selamlıyorum… Tabi bu ayda siyasete çok fazla zaman ayırmamak lazım ancak hepimizin malumu, geleceğimizi yakından ilgilendiren 23 Haziran’da İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlık seçimi yenileniyor.

Allah Resûlü Peygamber Efendimiz (S.A.S) bir hadislerinde şöyle buyuruyor: “Sizin en hayırlınız, kendisinden hayır beklenilen ve kötülüğünden emin olunandır; en şerliniz ise kendisinden hayır beklenmeyen ve kötülüğünden de emin olunmayandır.”

Bu hadisten yola çıkarak Peygamber Efendimizin övgüsüne mazhar olmuş İslam Beldesi İstanbul için Rabbim kimi layık görüyorsa, o kazanır inşallah.

Aynı duayı AK Parti’nin üst düzey yöneticileri içinde yapmak istiyorum. Kibir abideleri, insanlara tepeden bakanlar, teşkilatları alt sınıftanmış gibi görenler ve dava için hayırsız olanlar tezden gider inşallah.

Dönelim İstanbul seçimlerine..

AK Parti’nin 31 Mart’ta nerede yanlış yaptık ve bundan sonra ne yapmalıyız diye derin bir analiz içine girdiğini düşünüyorum.

Bunu da önceki seçimde başarısız olan il başkanı ve ekibini devre dışı bırakarak İstanbul seçimlerini genel merkezin yönetmesinden anlıyoruz!

İstanbul seçimlerinin başrolünde Trabzon ile Doğu ve Güneydoğu seçmeni olduğu aşikar ortada.

Neden diye soracak olursanız? Buraların seçmeni AK Parti’yi adeta cezalandırıldı.

Trabzon seçmeninin neredeyse yüzde 60’ı hemşehrisi olduğu için CHP’nin proje adayı Ekrem İmamoğlu’na oy verdi.

Bunların içinde önceki seçimlerde sürekli AK Partiye oy veren seçmende var.

Şahsımı hem telefonla arayan hem de sosyal medyadan mesaj atan vatandaşlar İstanbul’da özellikle Trabzon seçmenin ağırlık olduğu mahallerdeki sandıklardan antrikot Ekrem çıkmış!

Bu üzücü tablonun iki nedeni var!

Birincisi AK Parti’ye ekonomik nedenlerden dolayı genel bir tepki vardı, ikincisi ise CHP’nin adayı çok iyi Trabzon’culuk oynadı ve Trabzon seçmenini etkiledi..!!

Ama bence bu kesinlikle mazeret olmamalı..

İl Başkanı Şenocak Trabzonlu, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu Trabzonlu, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank Trabzonlu, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak Trabzonlu, AK Parti Grup Başkan Vekili Mehmet Muş Trabzonlu.. 6-7 tane milletvekili Trabzonlu. Daha ne olsun.

Hatta aklımdayken 6 tane de Trabzonlu ilçe belediye bakanı var.

Seçim boyunca sahaya hakim olabildiler mi, vatandaşa sarılıp, dertliyle hemhal oldular mı? Bence ona bakmak lazım!

Zaten geçersiz oy pusulalarının üzerine yazılan tepkilerden de anlaşılacağı üzere bunların bazıları yetersiz kaldı demek ki!!

Sıradan bir ilçenin Trabzonlu belediye başkanı, Trabzonlu bakanları, milletvekillerini, grup başkan vekilini, il başkanını tek başına yeniyorsa bizimkiler şapkalarını önüne koysunlar..

Şimdi gelelim saadete, geçen seçimde sınıfta kalan yukarıda ismini saydıklarımız bu seçimlerde hemşerilerine öyle bir markaj yapsınlar ki Binali Yıldırım’a Trabzon seçmeninden yüzde 70 oy gelsin ve hatalarını da telafi etmiş olsunlar… İnşallah öyle olur.

Diğer bir faktör ise, İstanbul’da 3 milyonun üzerinde Doğu ve Güneydoğu seçmeni olmasına rağmen AK Parti’nin hem milletvekili, hem de belediye başkan adayı listelerinde ve hatta belediye meclis üyeliğinde kendilerini temsil edecek hemşerileri yok denecek kadar azdı.

Bu konuda parti yetkililerini uyardıklarına zaman zaman bende şahit oldum.

İl, Kürt seçmenini dikkate almadı. Hal böyle olunca Doğu ve Güneydoğu seçmenin ağırlıklı olduğu Esenler’de 100 bin, Küçükçekmece’de ise 87 bin seçmen sandığa gitmedi. Geçersiz oylar konusunda da yine her iki ilçe başı çekiyor. Tabi tüm olumsuz gelişmeler neticesinde tepki olarak AK Parti adayı Yıldırım’a oy vermediler.

Doğru mu yaptılar? Bence doğru yapmadılar ama eğer partinin isminde “ADALET” geçiyorsa adil olman lazım. Adalet geçmese bile adil olmak zorundasın.

Bunlar il başkanın başının altında çıkıyor da neyse şimdi zamanı değil. Binali başkanıma ve Serkan vekilime seçim bitine kadar bir şey yazmayacağım diye söz verdim!

Şimdi geriden ders alarak neler yapılmalı, ona bakmak lazım?

Doğu ve Güneydoğu insanı merhametlidir.

Özür dilemek bir erdemliktir. Doğu ve Güneydoğuluların İstanbul’daki vakıf ve derneklerine gidip ‘biz sizi ihmal ettik, hepinizden özür dileriz’ deyip gönülleri alınırsa inanıyorum ki tanıdığım Kürt seçmeni Binali Yıldırım’a rekor oy verir…

Bu arada diğer memleketlerin seçmeni, kendilerini yok saydığımı zannetmesinler..

Türkiye genelinde olan bazı genel tepkilerin dışında beka bilinciyle görevlerini yaptılar zaten. Bu seçimde de yapacaklarından şüphemiz yok. Hepsinden Allah razı olsun…