Fatih Sultan Mehmet Han’ın İstanbul’u fethinden sonra ilk cuma namazını kıldığı “fethin sembolü” Ayasofya-i Kebîr Câmi-i Şerîfi, yeniden ibadete açılmasının 4. yıl dönümünde ziyaretçilerini ağırlamaya devam ediyor.
Sürekli Vakıflar Tarihi Eserlere ve Çevreye Hizmet Derneği’nin açtığı davanın ardından Danıştay 10. Dairesi, Ayasofya’nın camiden müzeye dönüştürüldüğü 24 Kasım 1934 tarihli Bakanlar Kurulu kararını oy birliğiyle iptal etti. Böylece Ayasofya’da yeniden ibadet etmenin yolu açıldı.
86 yıl boyunca müze olarak kullanılan “fethin sembolü” Ayasofya, 10 Temmuz 2020’de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın attığı imza ile yeniden ibadete açıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, İslam dünyasını sevince boğan kararnameyi imzalayarak, bunu sosyal medya hesabından “Hayırlı olsun” notuyla paylaştı.
86 YIL SONRA İLK CUMA NAMAZI
Diyanet İşleri Başkanlığına devredilen Ayasofya-i Kebîr Câmi-i Şerîfi, 24 Temmuz 2020’de 86 yıl sonra kılınan ilk cuma namazıyla yeniden ibadete açıldı. Törene Cumhurbaşkanı Erdoğan da katıldı. Bu tarihi ana tanıklık etmek isteyen binlerce kişi de camiye akın etti. Cami avlusu, bahçesi, çevresindeki birçok cadde ve sokak dolarken, açılışa 350 bin kişinin katıldığı açıklandı. Ayasofya-i Kebîr Câmi-i Şerîfi, yeniden ibadete açılmasının 4. yıl dönümünde ziyaretçilerini ağırlamaya devam ediyor.
“BURANIN ÇOK GÜZEL BİR MANEVİ DUYGUSU VAR”
Ayasofya’nın manevi bir duygusu olduğunu söyleyen Duygu Çiçek, “Biz burayı ziyarete geldik. Çok seviyoruz burayı. Müzeyken de buraya geldik. Camiyken de sık sık ziyaret ediyoruz. Çocuklarımızla geliyoruz. Onlar da burayı tanısın. Buranın çok güzel bir manevi duygusu var. Buraya geldiğimizde mutlu oluyoruz. İlk açıldığında gelmedim, birkaç gün öncesinden geldim” dedi.
Serdar Çörtük, “Biz yurt dışından Belçika Brüksel’den geliyoruz. Burayı ilk defa ziyaret ediyoruz. Bugün de dördüncü yılına denk gelmesi bizim için onur verici, mutluluk verici. İstanbul’un gezilip görülmesi gerekiyor. Ayasofya bunun artısıdır. Gayet güzel, hoş bir havası var. Burası vatanımız. Buranın sevgisi bambaşka. İnsanı saran o sıcaklığı, o verdiği duygu anlatılmaz” şeklinde konuştu.
“AYASOFYA’NIN TEKRAR İBADETE AÇILMASI, ÖZÜNE DÖNMESİ BİZLERİ SON DERECE MUTLU ETTİ”
Ayasofya-i Kebîr Câmi-i Şerîfi açıldığı gün heyecanlı olduğunu söyleyen İbrahim Türkmen ise, “Şehir dışında olduğum için gelme şansım olmadı. Ayasofya’nın tekrar ibadete açılması, özüne dönmesi bizleri son derece mutlu etti. Bu tarihi mirası görmek, buranın açılması bizleri mutlu etti. Nevşehir’den İstanbul’a geldim. Çocuklarım merak ediyordu. Buranın özünden çıkıp, ibadethane olmasını sağlayan yetkililere teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.
Nebahat Ak, “Sakarya’dan geliyorum. Vatanımız güzel, tarihi değerlerimiz çok başka. Çok gururlu ve sevinçliyim” diye konuştu.
Hatay Reyhanlı’dan geldiğini ifade eden Mustafa Naz, “İlk defa geldim, çok güzel bir duygu. Herkesin buraya gelip bu atmosferi görmesini isterim. Dışarıdan göründüğü gibi bir şey değil. Daha önce televizyonlarda görüyordum ama gelip burada görmek çok farklı bir his. Ben herkesin gelip burayı görmesini isterim” dedi.