AK Parti’de Türkiye genelinde başlatılan kongreler bayram ertesi devam edeceği ifade ediliyor. Ağustos ayında belde atamaları yapıldı. Şimdi de ilçe kongreleri sürüyor. Ancak İstanbul belirsizliğini hala koruyor. Bu sessizliğin ardından büyük bombaların olacağını beklemeyin. AK Parti’de bugüne kadar hiç öyle heyecan verici büyük değişikliklere rastlanmadı. Bundan sonra ne götürür hep beraber göreceğiz.

Ancak Cumhurbaşkanımızın belirttiği üzere metal yorgunluğu olanlara hizmetlerinden dolayı teşekkür edilip dinlendirileceği artık biliniyor. Zaten bu da kaçınılmaz oldu artık.

Her zaman İstanbul Türkiye’nin aynasıdır diyen Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Teşkilatlanmadan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Ataş ile koordineli bir şekilde İstanbul ilçe teşkilatlarının kongreleriyle yakından ilgilendiğini hissediyorum.

Bu arada bazı kendini kurnaz zannedenler sosyal paylaşımlarında çok iş yapıyorum algısı oluşturmaya devam ediyor. Genel merkezin bunları iyi araştırması lazım. Özellikle de cumhurbaşkanımız ve başbakanımızla korumalardan dirsek yiye yiye çektirdikleri fotoğrafları sergileyenlere dikkat edilmesi lazım.

Artık heyecanlı sürecin sonuna gelmeye başladık. Eğer bir aksilik olmaz ise önümüzdeki hafta sonuna kadar il başkanın devam edip etmeyeceği ki bence devam etmeli ama yönetimi 3-5 isim hariç sil baştan değişmeli. Hele hele yürütmesinde birkaç isim dışında ciddi bir yenilik yapılmalı. Yine ilçe başkanlarından kalanlar ve gideceklerin yerine atananlar belli olur diye ümit ediyoruz.

Son anda bir değişiklik olmaz ise önümüzdeki hafta sonu ve ya bir sonraki hafta İstanbul’da ilçe kongreleri başlıyor.

Yeni kongrelerle devam edecek olan ilçe başkanları yönetimlerini oluştururken bütün kriterleri dikkate almalı. Özellikle Karadeniz hastalığı ortadan kaldırılmalı. Cumhurbaşkanımızı bile açıklama yapmak zorunda bırakan Rize ve Trabzon hegemonyasına son verilmeli. İstanbul’da il nüfuslarının oranına göre isimler yazılmalı listelere…

İstanbul’da Doğu ve Güneydoğulu 23 ilden 5 milyondan fazla insanın bulunduğu Kürt kardeşlerimize geçmişte olduğu gibi yine haksızlık yapılmamalı.

Şunun da altını özellikle çizelim; 1 Kasım 2015 Genel Seçimlerinde Kürt seçmenimiz bu partiye nasıl sahip çıktığını hatırlatmak isterim.

Partide at oynatan Rize ve Trabzonlular şunu unutmasın, hem cumhurbaşkanlığı, hem 7 Haziran, hem de 1 Kasım seçimlerinde ilçelerinizden HDPKK’ya yüzlerce oy çıktı.

Asla hemşehrici değil, Ümmetçi bir Rizeli olarak, Rize ve Trabzon’un İstanbul’da nüfusu 650-700 bin civarında iken 1 Kasım 2015 Genel Seçimlerinde bu her iki ilin TBBM’de 13 milletvekili bulunuyor. İstanbul’da 5 milyon civarında Kürt vatandaşımız bulunduğu halde sadece 3 milletvekili temsil ediyor. Yine Sivas, 700 bin civarında 2 milletvekili, bu rakama yakın Kastamonu’da ha keza 2 milletvekili bulunuyor.

Ondan sonrada bir sıkıntı olunca da haklı olarak Rize ve Trabzonlular çözsün sorunu diyor haksızlığa uğrayanlar!

Bu arada ilçe yönetimleri oluşurken milletvekilleri ile il yürütme kurulu üyeleri ilçe başkan adayını arayıp falanca benim yakınımdır ve ya tanıdığımdır onu yönetime al diye baskı yapmamalı. Genel merkez bu konuda milletvekillerini uyarlamalı ya da başkan adaylarına kimseyi dikkate almayın diyerek arkasında durmalı.

DELEGE KORKUSU İLE HATAYA DÜŞENLER

Bu arada geçtiğimiz ay yapılan delege seçimlerinde bazı ilçelerde büyük haksızlıklar yapıldığı konuşuluyor. Bir örnek verecek olursak: ilçenin birinde yapılan delege seçiminde x mahallede 20 küsur delege olmasına ve mahalle yönetimi 11 kişiden oluşmasına rağmen, o mahalle yönetiminden sadece 3 kişi delege yapıldı. Diğerleri il ve ilçe kontenjanın dışında kendi adamı diye belirledikleri isimler yazıldı. Böyle yapan ilçe sayısı az değil. Bir ilçe başkanı düşünün, üst düzey görev yaptığı teşkilatıyla delegelik yüzünden karşı karşıya geliyor ve sonra da ben çok iyi şeyler yaptım diye sosyal medya hesaplarında paylaşımlar yapıyor. Kim inanır sana?

Ayrıca seni delege korkusu sardıysa ve yapılacak kongrede karşına rakip çıkacağını var sayarak teşkilatların hakkını yiyorsan senin işin bitti kardeşim. Bu zihniyette olanın teşkilatlarda zaten ömrü de uzun olmaz.

Artık teşkilatlar bilinçlendi. Eskisi gibi susmuyor da. Duyumlarımıza göre bazı ilçe başkanları, Cimer’e, Bimer’e şikayet edildi. Hatta bazı partililer bizzat cumhurbaşkanımıza yapılan haksızlıkları anlattı.

Bazı ilçe başkanları ise kendinden emin bir şekilde aslanlar gibi en koyu muhalefet olanı bile delege yaptı. Niye? Geride bıraktığı 3 yıl içinde yaptıklarından emin bir şekilde partisine ve davasına hizmet ettiğini düşünüyor da ondan. Ha; o haldeyken bile yeniden aday gösterilmese genel merkezin taktiridir. Demek ki daha iyi yerlerde değerlendirilecek…