Ana Sayfa Uncategorized 11 Temmuz 2018

Ömer Şahan, İBB Meclisi’nde Sırpların Srebrenitsa soykırımını lanetledi!

İstanbul Büyükşehir Belediyesi AK Parti Grup Sözcüsü Ömer Şahan, Sırpların Srebrenitsa soykırımının 23. yıldönümü nedeniyle İBB Meclisi’nde söz aldı.

Bosna Hersek’in doğusundaki Srebrenitsa’da 11 Temmuz 1995’te başlayan, en az 8 bin 372 Boşnak sivilin Ratko Mladic komutasındaki Sırp askerler tarafından hunharca öldürüldüğü soykırım, İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi’nde hatırlandı.

İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi toplantısında söz alan AK Parti Grup Sözcüsü Ömer Şahan, soykırımın 23. yıldönümü nedeniyle gündem dışı bir konuşma yaptı.

Şahan’ın konuşma yapacağı sırada bazı CHP’li meclis üyeleri salonunu terk ettiği görüldü. Ayrıca Şahan’ın konuşması bittiğinde sadece AK Parti sıralarından alkış geldi.

Ömer Şahan, konuşmasını şu sözlerle tamamladı: ‘Müslüman topraklarda, mazlum coğrafyalarda yaşayan tüm insanoğlu için ümit olmaya devam edeceğiz. Suskun dünyanın hür sesidir o, ezilenlerin gür sesidir o, göründüğü gibi olan, gücünü milletten alan Recep Tayyip Erdoğan. Gücünü milletten alan Recep Tayyip Erdoğan’ın bu ülkenin başında olduğu sürece, mazlum coğrafyaların umudu olmaya devam edeceğiz.”

ÖMER ŞAHAN’IN SREBRENİTSA KATLİAMI KONUŞMASI

Srebrenitsa katliamının sadece Bosna Hersek’te değil, tüm dünyada acının ve adalet arayışının sembolü haline geldiğini belirten Ömer Şahan, acı olayın tarihini şöyle anlattı;“Ratko Mladic komutasındaki Sırp birlikler, 11 Temmuz 1995’te Hollandalı Birleşmiş Milletler (BM) askerlerinin koruması altındaki ‘güvenli bölge’ Srebrenitsa’ya girdi. Lahey’deki Eski Yugoslavya Uluslararası Ceza Mahkemesinin (ICTY) aralarında Srebrenitsa soykırımının da bulunduğu birçok suçtan müebbet hapse mahkum ettiği Mladic’in 11 Temmuz 1995’te yaptığı açıklama, sonraki birkaç günde olacakların habercisiydi. Mladic, Sırp bayramı arifesinde şehri Sırp milletine hediye ettiklerini kaydederek, ‘Nihayet bu topraklarda Türklerden (bölge Müslümanları için kullanılan ifade) intikam alma zamanı geldi’ ifadelerini kullanmıştı. Sırplar, Srebrenitsa düştükten sonra en az 8 bin 372 Boşnak sivili katletti, çok sayıda kadın ve çocuk evlerinden sürüldü.”

ÖLÜM YOLU!…

Srebrenitsa’nın düşmesinin ardından şehirde yaşayan Müslüman halkın bir kısmının, bugünkü şehitliğin tam karşısında konuşlanan Hollanda askerlerine sığındığını, bir kısmının da orman yolundan Boşnak askerlerin kontrolündeki bölgeye ulaşmayı denediğini aktaran Ömer Şahan, sözlerini şöyle sürdürdü;

“Orman yolunu seçenlerin de Hollandalı askerlere sığınanların da kaderi aynı oldu. Yaşanan büyük katliamlar nedeniyle halk arasında ‘ölüm yolu’ olarak da anılan orman yolunu tercih eden binlerce Boşnak, Sırp askerlerin kurduğu pusularda yaşamını yitirdi”

KATLİAMDA HOLLANDA ASKERLERİNİN ROLÜ

Ömer Şahan, ertesi gün Hollandalı askerlerin birkaç metre ilerisinde, kampın hemen dışında bekleyen Sırp askerlerinin kadın ve çocukları otobüslere bindirdiğini ve erkekleri ailelerinden ayırdığını ifade ederek, şunları kaydetti;

“Ailelerinden ayrılan erkekler, daha sonra katledilip farklı toplu mezarlara gömüldü. Kadın ve çocuklar ise yıllardır yaşadıkları evlerinden sürgün edildi. Srebrenitsalı Boşnak sivillerin o dönem ‘tutunacak dal’ olarak gördüğü Hollandalı BM askerlerinin rolü, aradan 23 yıl geçmesine rağmen bugün de tartışılıyor. Kurban yakınlarınca 2007’de açılan davada, Lahey Bölge Mahkemesi, Srebrenitsa’nın işgali sırasında BM bünyesinde görevli Hollandalı askerlere sığınan 300 Boşnak sivilin Sırp askerlerine teslim edilmesinden dolayı Hollanda’yı suçlu buldu.”

MAVİ KELEBEK

Sırp askerlerinin cesetleri gömdükten sonra geri dönüp buldozerlerle tekrar çıkarıp kilometrelerce uzağa gömdüğünü anlatan Şahan, “Yetmedi biraz daha uzağa gömdüler. Toplu mezarlar bulunmasın diye bölgenin bitki örtüsüne uygun bitkilerle yeşillendirdiler. Toplu mezarların bulunmasında kullanılan uydu resimlerinde manyetik değişkenlik taramasının yapılamaması için mezarların içine metal parçaları bıraktılar. Böylesine profesyonelce ve ince hesaplar yapılarak planlanmış bir soykırımda bir şeyi hesaba katmamışlardı” diye konuştu.

Toplu mezarların bulunduğu bölgede cesetlerin toprağı beslemesi sonucunda Artemis adında çiçeklerin oluşmaya başladığına dikkat çeken Şahan, çiçeklerin çoğalmasıyla birlikte sadece bu bitkiyle beslenen mavi kelebeklerin bölgede hızla çoğaldığını söyledi. Bu durumun dikkat çekmesi üzerine bölgede yapılan araştırmalar yapıldığını ve olayın basına yansıdığını vurgulayan Şahan, sözlerini şöyle tamamladı;

“Mavi kelebekler takip edilerek 300 toplu mezar bulunmuştur. Toplu Mezar Enstitüsü 19 yıldır sürdürdüğü çalışmalarda 20 bin kişinin cesedine ulaştı ancak yalnızca 18 bin kişinin kimliğini belirleyebildi. Cesetlerin parçalanmış ve yakılmış olması kimlik belirleme çalışmalarını güçleştirmektedir.

Aliya İzzetbegoviç’e ‘Müslüman topraklarında bir daha böyle bir katliam yaşanır mı?’ diye soruyorlar. ‘Müslüman Boşnaklar bu katliamı unutursa, bu topraklarda tekrar böyle bir katliam yaşanır’ diyor. Unutmadık, unutturmayacağız… Ortaçağ Avrupa’sının bakış açısıyla Avrupa’nın merkezinde, Bosna’da yaşanan katliama sessiz kalınmıştır. Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğindeki güçlü ve büyük Türkiye, yine mazlum coğrafyalarda ümit olmaya devam edecektir.

Müslüman topraklarda, mazlum coğrafyalarda yaşayan tüm insanoğlu için ümit olmaya devam edeceğiz. Suskun dünyanın hür sesidir o, ezilenlerin gür sesidir o, göründüğü gibi olan, gücünü milletten alan Recep Tayyip Erdoğan. Gücünü milletten alan Recep Tayyip Erdoğan’ın bu ülkenin başında olduğu sürece, mazlum coğrafyaların umudu olmaya devam edeceğiz’ diyerek konuşmasını tamamladı.”

 

selyus