Bekir Taner Ateş, İTO 2020 bütçesi üzerine eleştirel bir konuşma yaptı

İstanbul Ticaret Odası (İTO) bütçesi meclisten geçti. Mecliste bütçe üzerine söz alan meclis üyeleri dilek ve temennilerini dile getirdi. İTO bütçesi üzerine söz alan İstanbul iş dünyasının tanınmış isimlerinden Meclis Üyesi Bekir Taner Ateş, önemli açıklamalarda bulundu. Ateş, konuşmasında zaman zaman yönetimi eleştirdi.

“DEĞERLİ MECLİS ÜYELERİ MAŞALLAH REKORLAR KIRARAK BÜTÇEMİZİ BÜYÜTMEYE DEVAM EDİYORUZ!”

Uzun ve etkili bir konuşma yapan Bekir Taner Ateş, “Sözlerime başlamadan önce 2020 bütçemizin kurumumuza, üyelerimize hayırlı olmasını, hayırlı işlere vesile olmasını öncelikle temenni ediyor ve diliyorum. Değerli meclis üyeleri maşallah rekorlar kırarak bütçemizi büyütmeye devam ediyoruz! Geçen yıl 374 milyon olarak öngördüğümüz bütçemiz, tahmini olarak 515 milyon üzerinde gerçekleşiyor. 2020 içinde 439 milyon öngörüyoruz. Tahminim 600 milyon olarak kapatırız.

Tabi bu işin güzel görünen yüzü. Geçen yıl yasaların odamıza verdiği yetki ile bütçenin yüzde 85 olan 440 milyon Türk Lirasını munzam aidat normal. Aidat, kayıt, faiz temettüden toplamışız.

Temettü demişken bir açıklama yapayım, yanlış bilmiyor isem iştiraklerimizden payımıza düşen kira geliri ve gelir üreten iştirakleri İTO’ya katan başkan yönetim kurulu meclis üyesi kim varsa hepsine teşekkür ediyorum.

Netice itibari ile 515 milyonun 440 milyonu yasaların odaya verdiği yetki ile alınan aidat ve yeni üye kayıt ücretleri.

Önceki yönetimlerin İTO kazandırdığı şirketlerden kira gelirleri ve faiz geriye kalan 75 milyon.

Tahmini giderimiz 315 milyon olacak gibi sadece personele ödediğimiz 115 milyon. Kısacası ürettiğimiz 75 milyon, harcamamız 315 milyon. Sadece personel ücretimiz 115 milyon. Umarım dinleyen tüm meclis üyeleri durumumuzu anlamıştır” dedi.

“OKULLARA EĞİTİM YARDIMI İÇİNDEN ÇIKILMASI ZOR HALE GELMESİ MUHTEMELDİR”

Konuşmasına devam eden Ateş, “Bütçe detayları konusunda birkaç konuyu dile getireceğim.

1-Yardım ve bağışlar özellikle okul hamı konusu-komite bütçeleri.

2-İnşaat ve tamiratlarımız konusu.

3-Seyahat konusu.

Değerli meclis üyeleri, geçen dönem ile birlikte İstanbul özelinde okullara eğitim yardımı konusu gündemimizde. Şimdilik rakamlar küçük, fakat İstanbul’da çok okul var ve duyan talep ediyor. Bir süre sonra yerel yönetimlerden, Valilikten, Kaymakamlıklardan da benzer talepler gelecektir. Onun için işin içinden çıkılması zor hale gelmesi muhtemeldir. Bu konuda bizzat komite olarak yaşadığımız bir süreç oldu.

2017 yılı ortalarında Şehit Galip Balkar Meslek Anadolu Lisesi, ben tekstil meslek lisesi diyorum. Okulunun öğretmenleri bana geldi, okula davet ettiler gittim gördüm, çaresizdiler. Okul atölyeleri çağdışı kalmış, öğrenciler tercih etmiyor. Okul fizikken bitmiş haldeydi. Ne istiyorsunuz dedim? Duymuşlar İTO yardım ediyor, atölyeye makine istediler. Komiteye geldik karar aldık, mevcut bütçemizi verin üstüne de bir miktar ekleyin, senelerdir bütçemizi kullanmıyoruz dedik, çıkmadı. O günkü tüm yönetim kurulu üyeleri ile birebir görüştüm ve zorla komite bütçesinin bölümümü çıkartabildik.

2018 yılı oldu tekrar karar aldık, bu şefer de 1/3 bütçeye olur dendi. İlk istekte komite onayı olursa makina alınabilir demiştik. O dikkate alınmadı ve ödeme direk okula yapıldı.

İkinci komite kararımız aynı olmasına rağmen alınacak makinalara İTO karar verecek dendi. Olabilir. Sayın yönetim kurulundaki arkadaşlar ‘bizden iyi bilebilir her şeyi’ dedik. Neticede okulun iplik bölümünün atölyesini İTO’dan alınan kaynağı, iyi ilişkilerle dörtle çarpıp oluşturulmasına vesile olduk. Eğitimin derdi biter mi? Bitmedi. Aynı okulun idarecileri yine geldiler. Okul fiziken bitmiş, adeta üflesen yıkılacak halde idi. Sene başında yönetim kurulu izni ile komite hakkınızı kullanarak Cemile Sultan’da okul müdür, öğretmen ve öğrencilerini ilçe il milli eğitim müdürünün de davetli olduğu bir kahvaltı düzenledik. Orada okulun fiziki durumunu söylenecek en açık şekilde söyledim. Sene bitimi ile de okul yıkılıp yapılma kararı milli eğitimden çıktı.

Dert bitti mi? Hayır. İnşaat süresince okulun yakınında bulunan Trisad Lisesinde eğitime devam edeceği kararı verildi. Mevcut lise 200 öğrenci, gönderilen okul 600 öğrenci. Böyle olunca çift eğitim yapılmaya başlandı. Öğleden sonra okula giden öğrenciler gece 9 da okuldan çıkıyorlar. Uğraşıp kurulmasına vesile olduğumuz iplik bölümü atölyesi yer olmadığından, ya da yer verilmediğinden kurulmadı, depoya kaldırıldı ve orada çürümeye terk edildi.

Dertler devam ediyor. Şimdi yine okul müdürü ve öğretmenleri bana geliyorlar, ayda bir iki sefer arıyorlar, sorunlarını çözmeye yardımcı olmam için.

Bu okul İTO hamilik bünyesinde olan ve sayın Ayhan Özsoy’un hami olduğu okuldur. Ayhan beyle konuyu konuşuruz, o da sağolsun çözüm için çabalıyor. Bunları anlatma sebebim, bu okul işi kolay değildir. Sayın yönetime önerim bu konu ile görevli yönetim kurulu üyesi arkadaşlar bir zahmet akşam 9’a doğru bu okula gitsinler, 12-15 yaşında öğrencilerin gecenin 9’undaki hallerini görsünler.

Çürümeye terk edilen makinaları görsünler, çözüm üretsinler. Sayın başkanımıza önerim bu okul yardım konusunu komitelere devredin. Komite bütçelerine bu konuya ayırdığınız bütçeyi bölün. Komiteler bu işi götürsün. Yönetim olarak denetim yapın. Mevcut hali kişilere göre, hamilere göre sıkıntılar doğurmakta ve daha fazla sorun oluşturmaya da meyilli gözükmektedir. Tabi bunu derken iyi niyetimle söylüyorum, mevcut işleyiş ile olmayacak dua gibi. Hatırlarsınız, geçen yılki bütçemizde sadece yüzde 2.5 yer tutan komite bütçelerimiz meclis toplantımızda arttırılarak oluşturuldu 9 milyon.

İşleyiş nasıl, sayın yönetim kurulumuzun en dikkat ettiği harcama kalemi bu bilmeyende sanır ki yüzde 97.5 çok düzgün ve isabetli kullanılıyor. Yüzde 2.5 te sorun var zanneder. Komitede bir karar almak istiyorsun daha Bismillah demeden çalışan önünde o olmaz, bu olmaz. Hakikaten şaşıyorum. Temennim 2020 yılında bu aksaklık giderilir” diye konuştu.

“ÖĞRENMEK İSTİYORUM, YÜZDE 4 İLE HANGİ İŞİMİZİ VERDİK?”

Ateş, “Bahsetmek istediğim ikinci konu; İTO’nun yaptırdığı inşaat ve tamiratlar konusudur. Hatırlarsınız bu dönemin başında yönetim kurulumuz bir karar alarak meclis üyesi, komite üyesi ve 1 derece yakınlarından hizmet almayacağını deklare etti.

O gün bu yanlıştır, bu karar meclis üyesinin komite üyesinin itibarını düşürür dedim, maalesef sayın başkanımıza espri konusu oldum.

Bu yıl meclis üyemiz sayın Mahmut Özcan İTO olarak inşaat işi verirken bu alınan yönetim kurulu kararına uyulmadığını iddiasını meclis gündemine getirdi. Neticede bizlerde sayın başkanın cevap konuşmaları ile bazı konulardan haberdar olduk.

Sayın başkan cevap konuşmasında inşaat işinin yüzde 4 ile bir firmaya davet usulü ile

verildiğini söyledi. Herhalde sektörde bu işle ilgili binlerce firmayı yetersiz gördü ondan dolayı ihale

değil de davet usulünü seçti diye düşünüyorum.

Bende soruşturdum inşaatçı arkadaşlara sordum, yüzde 4 ile bir inşaatın yapılmasının mümkün olmadığını, olsa olsa dost hatır işi olacağını çok kişi söyledi. Ben bu konuda ilk yönetim kurulu kararına karşı konuştuğum yerdeyim, görüşüm değişmedi. İTO’dan herkes iş alabilmelidir. Aslolan işin ihale sürecini çağın gereklerine uygun yönetmektir. Sayın Özcan’ın gündeme getirdiği konuda belki ben fark edememiş olabilirim. Öğrenmek istiyorum, yüzde 4 ile hangi işimizi verdik? Bu işin bitirilme bedeli belli midir? Yoksa bedel belli değil, kaça biterse bitsin harcama bedelinin yüzde 4’ü mü ödeyeceğiz? Bu konunun açıklığa kavuşması açısından sayın başkanımızın açıklama yapması isabetli olacaktır” şeklinde konuştu.

“İTO KENDİNİZE AİT BİR ŞİRKET OLSA, BÖYLE Mİ YÖNETİRSİNİZ?”

Ateş, “Son olarak seyahatler konusundan bahsetmek istiyorum. Bu konu ile ilgili meclis başkanlığımıza sayın yönetim kurulu başkanımızın cevaplaması için yazılı soru önergesi vermiştim. Sorduklarım gayet açık ve anlaşılır idi.  Sayın yönetim kurulu başkanımızın da gayet net anladığını biliyorum.  Sayın başkanımız İTO konusunda hem tecrübe sahibidir hem de zekidir.

Kendisi de bu özelliklerini bu kürsüden sık sık kullanır sonuçta kısacası cevap vermek istemedi.

değerli meclis üyeleri seyahat konusu İTO başkanı ve yönetim kurulunun takdirinde olan bir konudur. Bu konuda yazılı bir kısıtlama iç yönergemizde yoktur.

Yalnız İTO’nun geçmişten gelen bir uygulama geleneği vardır, özelikle 20. dönemde bu gelenek uygulamaya uyulmadığını görüyorum. Uçuş sınıfları seyahate çok gidenler gitmeyenler, mesleki olarak alakasız yerlere meclis üyelerinin gönderildiği, hep fuayede konuşulmaktadır. Konunun takdiri sayın İTO başkanındadır.

Umarım 2020 yılında bu konuda geçmiş yıllara göre daha şeffaf daha adil bir uygulama görürüz.

Değerli meclis üyeleri, her yıl bütçede yönetim kurulumuza kendimce yapılması gereken işleri önerdim.

Bu işler geriden beri yapılsa idi bugün İTO’nun bütçesi kadar artı gelirlerimizin oluşma imkan olabilirdi. Ne desek bir anlamı yok. Dediğimizi geçtim. Geçen yıl sonunda sayın başkanımız İTO kart projesinden bahsetmişti. Bu konuda bile bir yıl geçti ve hiçbir gelişme duymadım. Ben basit ve toptancı bir yaklaşımla sayın yönetim kuruluna ve siz meclis üyelerimize soruyorum: İTO kendinize ait bir şirket olsa, böyle mi yönetirsiniz? Mesela; İstanbul’un en kıymetli bölgelerinden birinde olan etrafınızdaki gayrimenkulleri böyle boş bırakır mısınız? Ya da ticari getirisi olmayan yapılar mı yaparsınız? Ticari getirisi olmayan işlere ortak olur musunuz? Genel olarak evrak kaydedip, kayıtlı evrakları kaşe imza edip verme işi için bu kadar yüksek bedelli eleman çalıştırır mısınız? Kasanızdaki 300-500 milyon parayı bankalarda enflasyona karşı eritir misiniz? Sayın başkanım, değerli meclis üyeleri netice itibarı ile bütçemiz ile ilgili takip ettiğim ve anladığım ölçüde tespitlerimi, eleştirilerimi ve önerilerimi sizlere arz ettim.  bütçemizin kurumumuza ve üyelerimize hayırlı olmasını temenni ediyorum.

2020 yılının ülkemize ve siz değerli arkadaşlarıma hayırlar getirmesini diliyor beni sabırla dinlediğiniz için hepinize teşekkür ediyorum” diyerek konuşmasını tamamladı.

selyus