Türkiye’de zaman zaman ses getiren etkinliklerin altına imza atan Marmara Üniversitesi öğrencileri, Mısır’ın darbecilerine ve onların aldığı idam kararlarına büyük tepki. “Zulme karşı bir olduk, Mısır’daki zulme dur de!” dedi.
Marmara Üniversitesi öğrencilerinden Mısır’ın darbecilerine ve onların aldığı idam kararlarına büyük tepki. “Zulme karşı bir olduk, Mısır’daki zulme dur de!” diyerek sessiz kalmayan yaklaşık 20 öğrenci kulübünden yüzlerce öğrenci, 22 Mayıs Cuma günü Marmara Üniversitesi Haydarpaşa Kampusu önünde toplandı. Yoğun katılımla gerçekleşen basın açıklamasını Marmara Genç Vizyon Kulübü ve Akmarmara Okul Başkanı Enes Kayan yaptı. Başkan Kayan, “Kardeşlerimiz Cellatların Elinde” diyerek söze başladı.
AYAĞA KALK TÜRKİYE!
“Sakın, Allah’ı zalimlerin yaptıklarından habersiz sanma! Allah, onları ancak gözlerin dehşetle bakakalacağı bir güne erteliyor.”(İbrahim 42)
Halkın yüzde 52 oyu ile seçilmiş Cumhurbaşkanı daha birinci yılı dahi dolmadan askeri darbeye maruz kaldı. 70 yıllık diktatörlüğe ses çıkarmayanlar ülkenin ilk ve tek seçilmiş devlet başkanına ve Mısır halkına barışı, selameti, huzuru çok gördüler.
Susturmak istediler. Şehadet nişanına, bir kurşunu şahit tutan Esma’ları bu yüzden katlettiler.
Yok etmek istediler. Bu yüzden Rabiatul Adeviye’nin kahraman erlerine kan, kin, kurşun kustular.
Bütün bu olan bitenlerden en başta Müslüman ülkeler sorumludur. Bu zulme ve haksızlığa karşı duyarsız kalan, ses vermeyen, çığlık olmayan, görmezlikten gelen tüm insanlık ve kendini hürriyet perver ve demokrat gören Batı da sorumludur. Batılı demokratlar, hümanistler Müslümanlara yapılan zulmü yalnızca ve yalnızca seyrediyorlar. İnanan, düşünen, özgürlüğe sevdalı olan, insanım diyen herkesi Mısırdaki zulme sessiz kalmamaya ve bu zulüm karşısında duyarlı olmaya, çığlık olmaya davet ediyoruz.
Biz biliyoruz ki; Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır.
İbrahim’i ateşe atanlar, Musa’nın canına kast eden zihniyetin bu asırdaki temsilcileri şimdi Muhammed Mursi, Muhammed Bedii ve Yusuf el-Kardavi gibi İslam önderlerinin de aralarında olduğu 106 kişi hakkında idam kararı verdiler. Verilen İdam kararı 106 kişiye değil, tüm Mısır halkına ve tüm İslam ümmetine karşı verilmiş bir karardır. Kararı verenler ise Mısır’ın gerçek sahipleri değil Haçlılar ve Siyonistler ile işbirliği içinde olan Abdülfettah Sisi ve yandaşlarıdır.
İhvan lideri Muhammed Bedii’nin dediği gibi; ‘Ölüm emri yeryüzünde değil gökyüzünde verilir.’
Şehitlerimizin kanları ile süsledikleri o kutsal çağrı gibi; ‘Şehadet bir çağrıdır, tüm nesillere çağlara’ diyoruz bizler de…
Ey idam kararı veren zalimler! Sizin için şu sözü tarihe not düşüyoruz. ‘Siz! Hayat süren leşler, sizi kim diriltecek’
Ve siz ey zalimler! Hodri meydan…
Yeryüzündeki tüm inananları yok etseniz bile bir Musa çıkacaktır.
Ey zalimler! Biz Allah’ın sonsuz rahmetinde can bulacağız. Sizler ise sizi kıskıvrak yakalayacak olan dehşetli bir kıyamet ile can vereceksiniz.
Ey Zalimler! Siz yaşarken de, başınıza kıyamet koparken de, ebedi cehenneminize giderken de hep kaybedenlerden olacaksınız.
Siz yaşarken de acı içinde kıvrananlardansınız. Huzuru olmayanlardansınız.
İmansızlığınız, kininiz sizi yiyip bitiriyor. Siz, mutlak, her an kaybeden, daimi mutsuzlardansınız.
İdam kararlarınızla can verirken şehitlerimiz, onların yaşadığı anlık saadete ebedi bir hayat verdiniz. Biz Allah için yaşıyor ve Allah için ölüyorken iyi bilin ey zalimler, CEHENNEM SİZİN İÇİN YAŞIYOR!
Özgürlük ve adalet yalnız bizim değil; bütün insanlığın hakkıdır.
Dünyanın neresinde olursa olsun, her dinden ve her ırktan insanın canını kutsal sayan bizler, Mısır’daki 106 masum insanın idam kararını veren ve destek olan tüm darbecileri lanetliyoruz.
Zalimler için yaşasın cehennem!
