Ana Sayfa İÇ POLİTİKA 19 Aralık 2022

Süleyman Soylu, “İstinaf ve Yargıtay’ın kararı onayladığı anda İmamoğlu’nu görevden alma yetkim var”

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na verilen cezaya ilişkin “Yargı için bu karar pozitif hukuk açısından doğru bir karar” dedi. Bakan Soylu, “Bir çok mahkeme kararı eleştirilebilir, biz de eleştiriyoruz ancak hakaret edemezsiniz. Siyaseten bu doğru mu?” ifadelerini kullandı. Bakan Soylu, istinaf ve Yargıtay’ın kararı onayladığı anda İmamoğlu’nu görevden düşürme yetkisi olduğunu belirtti.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, katıldığı bir canlı yayın programında gündemdeki konularla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Bakan Soylu İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ekrem İmamoğlu ile ilgili verilen mahkeme kararı hakkında da açıklamada bulundu. Bakan Soylu, “Seçim kurulu bu kararı vermiş ve siz onlara ahmak diyorsunuz. Siz yargının önemli kurumlarını eleştirebilirsiniz ama hakaret edemezsiniz. Yargı için bu karar pozitif hukuk açısından doğru bir karar. Siz bir mahkeme görülürken etrafının miting alanı gibi doldurulduğunu resimlerle süslendiğinizi gözdünüz mü?” dedi.
İMAMOĞLU KARARI
Davayla ilgili şunu söylemeliyim, İmamoğlu seçildikten sonra Avrupa’ya Türkiye’yi şikayete gitti. Ben de Türkiye’nin Avrupa’da şikayet edilmesinin doğru olmadığını söyledim. Ben şunu diyorum hangi siyasi parti olursa olsun dünyaya gittiği zaman Türkiye’yi şikayet etmemeli. Bu meseleleri kendi içimizde halletmeliyiz. Türkiye’yi Avrupa’da demokrasi ile hukuk ile şikayet ederek suçlayıcı bir dil kullanılıyor. Ben de konuşmamın birinde, ‘Türkiye’yi Avrupa’ya şikayet eden ahmak’ dedim. Bunun ardından bana kendisi daha sonra cevap veriyor. Benim sözüm kafasında kalmış olmalı ki daha sonra, ‘Asıl seçimi iptal edenler ahmaktır’ dedi. Ben İçişleri Bakanı’yım seçimi ben iptal etmedim ki. 91 seçimlerinden seçim kurulu üyesiydim. Seçim kurullarının işleyişini bilirim. Bir hukukçu değilim ama onlar kadar bilirim çünkü siyasetçiyim. Seçim iptal etme şikayetle Yüksek Seçim kurulu tarafından yapılır.
“ELEŞTİREBİLİRSİNİZ AMA HAKARET EDEMEZSİNİZ”
Seçim kurulu bu kararı vermiş ve siz onlara ahmak diyorsunuz. Siz yargının önemli kurumlarını eleştirebilirsiniz ama hakaret edemezsiniz. Genel itibarı ile dava açıldı, bir kamu davası. Davanın ardından onlar ‘Bu sözü biz Süleyman Soylu’ya hitaben söyledik.’ denildi.
Eğer ben söylediysem, 13 Mayıs 2022’de bana hakaret davası açılıyor. Neden yargılamanın gidişatını değiştirmek için. Ben o davanın tarafı değilim, şikayetçisi bile değilim. İptal için bir müracaatçı bile değildim. Ben daha sonra bana hakaretten bir dava açtım kendisine. olay 4 Kasım 2019’da meydana geliyor ama karşı taraf bana hakaret davasını 13 mayıs 2022’de açıyorlar. Onlar benimle ilgili olsa da olmasa da tüm her şeyin benimle ilgili olduğunu söylüyorlar. Böyle bir mitleri var. Yargı için bu karar pozitif hukuk açısından doğru bir karar.
Dikkat edilmesi gereken böyle bir mahkeme görülüyor ve bu suçun kanunen karşılığı var. Kanundaki kural kişiye özgü değiştirilmiş bir kural değil. Anayasa çok açık bir biçimde yargıya müdahale edilemeyeceğinin altını çiziyor. Bu benim içinde geçerli, Adalet Bakanı için de geçerli. Baskı unsuru olarak kullanılamaz. Siz bir mahkeme görülürken mahkeme etrafının miting alanı gibi doldurulduğunu resimlerle süslendiğinizi gözdünüz mü?
“SİZ MAHKEMENİN HAKİMLERİNİ, SAVCILARINI AŞAĞILAYAMAZSINIZ”
Şimdi resmen bu mahkemenin başından beri hukuk ihlal edilmektedir. Bir çok mahkeme kararı eleştirilebilir, biz de eleştiriyoruz ancak hakaret edemezsiniz. Siyaseten bu doğru mu? Yanlıştır. ‘Ben işime gelince böyle yaparım, işime gelmeyince yapmam’ demek hukuka hakarettir. Siz mahkemenin hakimlerini savcılarını aşağılayamazsınız. Mahkemenin etrafına bu zamana kadar kim baskı kurdu, kurabildi. Türkiye gazetesi

selyus