Ana Sayfa YEREL YÖNETİMLER 27 Ekim 2022

Recep Tayyip Erdoğan’dan önce bir enkazdı İstanbul…

İtanbul için bir felaketlerle dolu bir bilim kurgu romanı yazılsaydı ancak bu kadar hayata geçerdi . Takvimler 27 Mart 1994 ‘ü gösteriyordu. Aslında bu tarih İstanbul için bir vizyonu penceresini açmaktaydı.

Recep Tayyip Erdoğan %25,19 oy oranıyla İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olmuştu. Televizyonlar son dakika, gazeteler ekspres baskılarla bu olayı tüm yurda duyurma yarışına girmişlerdi. İşi zordu Erdoğan’ın ve gerçekten çok zordu. Askeri yönetimden sonra sadece 2 defa el değiştirmişti. Ve İstanbul gerçekten yaşanmanın imkânsız olduğu bir şekildeydi.
Bir enkazdı İstanbul…
Temiz suya erişim sorunları, toprak yollar, çöp dağları, toplu ulaşımın ite kaka ilerlediği bir dönemdi. Pandemi döneminde aksesuar haline gelen maskelerle belki de ilk defa tanışmıştı İstanbul halkı…
Kokudan dolayı gazeteler maske dağıtıyordu. Hatta tüm yayın organları hava kirliliği konusunda yaşlıların ve çocukların dışarı çıkmaması konusunda haberler yapıyordu.

ÇÖP
1 yıl öncesinde Ümraniye’de çöp toplama alanında patlama olmuş 39 kişi hayatını kaybetmiş 12 kişiye de ulaşılamamıştı. İlk önce İSTAÇ kuruldu. İstanbul’un çöp sorununa kısa sürede çözüm olan İSTAÇ çevresel çalışmalarla her geçen gün daha da kurumsal bir hale geldi…

SU
1994-2018 yılına kadar ülkenin en köklü kurumlarından olan iski, 90’lı yılların başında yolsuzluk skandallarına karışmış ve bu durum SHP partisine büyük imaj ve itibar kaybettirmiştir. İski yönetiminde hapis cezaları, tazminat davalarının yoğun yaşandığı bir dönemdi.

Bugün İSKİ’nin yaptığı açılışlarda Erdoğan ismine bile tahammül edemeyenlerin geçmişlerinde İSKİ’yi ne hale getirdiklerini ve İSKİ’yi bataklıktan kimin kurtardığını da araştırması gerek.

HALİÇ

İstanbul halkı bilir. Haliç, İstanbul’a hizmetin referans noktasıdır.
İflah olmaz, bu alanın doldurulması gerek denilen haliç için gecesini gündüzüne katan Erdoğan, Haliç’i yunuslar, deniz atları, spor aktiviteleriyle dolu bir alan haline getirdi.

ULAŞIM
Akbil uygulamasına, çevreci otobüs uygulamasına ve engelli erişimine başlandı. Umut otobüsüyle sayısız kayıp insan bulundu. Sadece 4 yılda 700 e yakın otobüs öz kaynaklarla alındı. Kapalı duraklar yenilendi, 2010 ulaşım yılı master planları hazırlandı, ilk defa AR-GE için kaynaklar ayrıldı. Anlayacağız üzere 150 yıllık bir kurum, kurumsal yapıya Erdoğan sayesinde kavuştu.

Gördüğünüz üzere Erdoğan sayesinde İstanbul 4 yılda vizyon kazandı ve hak ettiği yerlere geldi.
Bunlara EK olarak Beltur, İstanbul Ağaç ve Peyzaj AŞ, Bimtaş, Boğaziçi Yönetim, gibi birçok kurum Erdoğan tarafından kurulmuştur. Maalesef İstanbul, son yerel seçimlerden sonra hizmetlerden uzak kendi haline terk edilmiş bir şehir haline geldi. Tüm işlevi daha ve daha iyi reklam yapmak kurgusu üzerine tasarlanan kadim şehirde, yolda kalan otobüsler, iptal edilen projeler, işten atılan emekçiler, ağzı bozuk bir belediye başkanı, terör bağlantılı oluşumlar, uyuşturucu nakil haberleri tarzı olaylarla gündeme gelmektedir. Dünyanın en güzel şehri olan İstanbul’u bu denli itibarsızlaştıranlar acaba utanır mı? (Murat Ballıkaya)

selyus