• Şeytan yabancımız değil, yakın tanıdığımızdı. Bahçeden meyve çalan elimizdi. Okula gitmek iyi değil diyen aklımızdı. Ama şimdi eskiden tanıdığımız şeytana benzemiyor.
• Yemek, yaşamak için bir araçtır.
• İstekler şehvettir, yemek de şehvettir.
• Yaşanması gereken hayat olarak içinde bulunduğumuz ortamı kabul ettik.
• Bizi koruyan, imanla yaşanmış yüzyıllar, mescit, evliya, sokaktı.
• Elbise bedene uygun olmalı ve elbiseden beklenileni vermeli. Yalnız yeni olduğu için soytarı elbisesi giyilmemeli. Değişime de böyle bakmalıyız.
• İnsanın gücü yaratıldığı amaca yakınlığı ile mümkündür.
• İnsanın gözünü perdeleyen, her şeyi bir arada aynı anda görmesidir. Görmeyi bilmemek eğitim eksikliğidir. Odaklanmayı öğrenmeli ve öğretmeliyiz.
• Değişiklik, bütün değerlerin bir başkasıyla, hem de kökünü şeytandan alan bir yabancısı ile değiştirilmesi olmamalıdır.
• Değişime hazırlıksız yakalandık.
• Kişilerin birbirine güveni pek çok şeyi beraberinde sürükleyerek kayboldu. Sözünde durmama, vefa merhamet, vicdan, Allah sevgisi ve Allah korkusu gibi.
• İnsan yok olmaz. Hayvan ve bitki yok olur. İnsanı makine gibi düşünüyorlar, bozulacak ve hurdalığa kaldırılacak gibi.
• Müzik insanların kolektif malıdır, milliyeti yoktur.
• Artık müzik şehvet kokuyor.
• Eldeki saf değerler cam boncuklarla değiştirildi.
• Kökü olmayan toplum yaşayamaz. Tarihi bilmeli ve değerlerimize sahip çıkmalıyız.
• Toprak her tohuma karşılık vermiştir. İnsan da tekrar topraktan dirilecek.
• Vücut zayıfladıkça ruh genişliyor, yüceliyor.
• Kadın ihmal edildi, geri plana itildi, horlandı.şeytan da kadına değer verdi ve onu kullandı.
• Kadın eğitilmedi, kaba kuvvetle yanında tutulmaya çalışıldı.
• Kavak gövdesinde üzüm yetiştirirsen üzüm acı olur. Değişim köke uygun olmalı.
• Dünya pek çok görmediğimiz varlığın oyun meydanı. Tutabildiğine sadece görebildiğine inanan insan ilkeldir.
• İnsan beyninde düşünce oluşur oluşmaz hemen yaşamaya başlar ve çevreye etki eder.
• İnsanın değeri feragat ile belli olur. İnsanın değeri verebildiği kadardır.
• Cami ve din adamı süsten öte bir şey değil artık. Bunları yok etmek tepki çekerdi. Din adamları değersiz insanlardan seçildi ve açlığa mahkum edildi. Toplumun yardımına muhtaç oldu. Böylece din adamı ve cami fonksiyoner niteliğini yitirdi.
• İyi beslenmiş güzel vücutlar, din ve sokak baskısından kurtulup özgür oluyor. Dışı güzel içi boş vücutlar.
• Allah yolunda olmak mutlak özgürlüktür. Gözleriniz ve kalpleriniz size hoş gelen gerçekte şeytana ait bir örtüyle örtülmüştür.
• Şeytan size kolay olan inkarı ve gözle görülür elle tutulur şeyleri tamah edilir gösterir.
• Şeytan ne istiyor:
• 1- insan çamuruna üflenen ilahi ruhu reddetmeli
• 2- madde hudutları içinde sıkışıp kalmalı
• 3-iktisat çatık kaşlı bir korku ilahı olmalı
• 4- insan doyumsuz olmalı
• 5- istekler mide, para, seks üçgeninde olmalı
• 6- iffet, alçak gönüllülük, olanla yetinme, iyilik. İman, Allah’a şükür… Bunların küf koktuğuna inanmalı insan.
• 7-Kendinden uzaklaşan insan şeytana yaklaşır.
• 8- insan düşünmemeli, tefekkürden uzak durmalı
• 9-Ruh için faydasız şeylerle uğraşmalı.
• Atomu ve uzayı ruhumuzdan iyi tanıyoruz.
• İnsanın gücü yaratanına yaklaştığı, tefekkür ettiği, itaat ettiği ölçüdeydi dünya nimetleri bunların önüne çıkarıldı.
• İsa’nın yaydığı fikirler Roma’ya gelene kadar zedelendi. Zedelenen kısım eski Yunandan tamamlandı. Batı bu yüzden eski Yunana bağlandı. Maddeyi esas aldı. Zeus sapık tanrıçalar fahişe, böyle olunca fuhuş serbest, madde tanrı oldu.
• Para modern zamanın Zeusu.
• Para, Marco Polo’yu Asya’ya, Kristof Kolomb’u Amerika’ya, Vasko Dö Gama’yı Hindistan’a gönderdi. Dünyanın definesini delen üç bıçak oldu bunlar. Yırtılan deliklerden milyarlar Avrupa’ya aktı.
• Bu gün var olan makine kavmini teknoloji yarattı.
• Dine aç toplumlar ideolojiye bağlandı. Fikrin doğruluğunu akla uygunlukla ölçmeye başladılar.
• Evlilik bir bağ, çocuk ise imkanları sınırlayan baş belası gibi gösterildi.
• Devlet insanı köle kılan bir musibet ve banka bekçisi oldu.
• Marksist ve Liberal fikirler, dinden boşalan yeri doldurdu. Bu iki fikirde insanı köle olarak gördü. Biri boynundan kısa bir iple diğeri ayağından uzun bir iple bağlıyor.

SOKAKTA kitabından notlar… Bahaeddin Özkişi- Sokakta.