Ana Sayfa EĞİTİM 9 Mayıs 2019

HAYATINIZ HAYAL ÜRÜNÜ MÜ?

Sapanca MYO öğrencisi,  Haber Toplama ve Yazma dersi kapsamında, deli ya da tımarhanelik olarak anılan şizofreni hastaları için Şizofreni Dernekleri Federasyonu ile birlikte güvenilir sağlık sitelerinden de yararlanarak bir araştırma haberi yazdı. ‘İnsanlar şizofreni hastalarının deli olduğunu ve tımarhaneye yatırılmaları gerektiğini düşünüyor? Peki gerçekten şizofreni ile delilik aynı mıdır?   Şizofreni hastaları deli midir?’

Kronik bir psikiyatrik bozukluk olan şizofreni hastalığının, tam bir tahmin yapmak mümkün olmasa bile insan nüfusunun yüzde 1’ini etkilediği düşünülüyor. Bu da dünyada 60 milyonun ortak sorunu demek.

TÜRKİYE’DE 600 BİN ŞİZOFREN HASTASI VAR

Türkiye’ye gelecek olursak, Dünyada 60 milyonun ortak sorunu olan şizofreni,  ülkemizde 600 bin insanda var.

Hezeyanlar (yanılsamalar) ve halüsinasyonlar nedeniyle, gerçekliğin çarpıtılmış biçimlerini yaşayan şizofreni hastalığı her yaştan kadın ve erkeklerde görülebilir.

BELİRTİLER ERKEKLERDE DAHA ERKEN

Erkekler genelde gençlik çağında ve yirmili yaşların başlarında belirtiler gösterirken kadınlarda ise bu hastalık daha çok 20’li yaşların sonlarıyla 30’lu yaşların başları arasında görülür.

Uzmanlar tarafından; erken, pozitif, negatif ve bilişsel olarak dört’e ayrılan rahatsızlık belirtileri genelde 15-25 yaş aralığında ortaya çıkar. Bu yaşlarda ortaya çıkacak ilk işaretler tipik ergenlik davranışları nedeniyle göz ardı edilebilir.

 TESPİT ETMEK ZOR

Şizofreni belirtilerini tespit etmek zordur. Teşhis koyabilmek için ilgili doktorun hastalık hakkında çok geniş bir bilgiye sahip olması gereklidir.

NENEDİ BİLİNMİYOR!

Hâlâ tam olarak ne sebeple meydana geldiği bilinmeyen hastalığın günümüze kadar yapılan araştırmalara göre ortaya çıkmasına etken olanın biyolojik, genetik ve çevresel faktörler olabileceği düşünülmekte.

SON ARAŞTIRMALAR

Hastalar üzerinde yapılmış görüntüleme testlerine dayalı son araştırmalar, beyin yapısındaki anormalliklerin şizofreninin nedeni olabileceğini düşündürüyor. Beyindeki kimyasal anormalliklerin, belirtilerin birçoğundan da şizofreninin sorumlu olduğuna inanmakta olan araştırmacılar, bu sebeple hastalığın araştırmasını devam ettiriyor.

Beynimizde bulunan bazı kimyasalların duygu ve davranışlarımızı etkilediğini açıklayan uzmanlar, bu kimyasalların düşük seviyelerinin ve bununla birlikte genetik faktörlerin de hastalığa yakalanma da etkili olduğuna inanıyorlar. Yani aile geçmişinde şizofreni hastalığı teşhisi konulan bir kişiyseniz bu hastalığa yakalanma riskiniz artıyor.

TEŞHİS KOYMAK

Şizofreni hastalığına teşhis koymak için tek bir test yeterli değildir yani tam bir psikiyatrik muayene sürecinden geçmeden teşhis koymak zor. Bu nedenle,  hasta olduğunuza dair şüpheleriniz varsa bir psikiyatriste ya da akıl sağlığı uzmanına gitmelisiniz. Muayeneye gittiğiniz takdirde hasta olduğu düşünülen kişilerden sağlık geçmişi, akıl sağlığı ve ailenin sağlık geçmişi ile ilgili belli başlı bilgiler isteniliyor.

Bunların dışında Fiziksel test, Kan tahlili, MR ya da tomografi gibi görüntüleme testleri de istenilebilir.

Doktorunuzun şizofreni tanısı koyabilmesi için, halüsinasyon, hezeyanlar, ve düzensiz konuşma gibi belirtileri bir aylık bir dönemde en az iki kere göstermeniz gerekmekte.

DESTEK İÇİN DERNEK

2006 yılında, farklı şehirlerde kurulan şizofreni dernekleri, toplumu şizofreni hastalığı konusunda bilgilendirilmesi, toplumsal desteğin artırılması, şizofreninin tedavisi ve rehabilitasyonu ile ilgili tüm olanakların kullanılmasını hedefliyor.

Başkanlığını Doç. Dr. Haldun SOYGÜR’ ün yaptığı Türkiye Şizofreni Dernekleri Federasyonu; dernek üyesi olan, hasta ve hasta yakınları ile gönüllüler, şizofreni ve sivil toplum örgütü yöneticiliği konusunda eğitim alarak federasyonun gelecekte daha da güçlenmesi için çalışıyor.

Erken teşhis rüyadan uyanmanızı sağlar. Her ne kadar rüyalarımızın etkisinden uzun süre çıkamadığımız durumlarımız olsa da bazen rüyaların kâbusa dönüşmesi de anlık olabilir. Etrafınızda şüphelendiğiniz ve test yapmamak için direnen birilerine rast gelirseniz ya da kendinizle alakalı şüpheye düşerseniz zaman kaybetmeyin. İnsan sağlığı ve kendi sağlımız her şeyden önemli.

Haber: Sema SÜNNETCİ

selyus