Ana Sayfa İÇ POLİTİKA 23 Ekim 2016

Başbakan Yıldırım, “FETÖ’nün hiçbir mensubu AK Parti içinde barınamaz”

FETÖ mensuplarının partilerinin içerisinde yer alamayacağının, barınamayacağının altını çizen Yıldırım, “Bu teşkilatta teröristlere hiçbir zaman yer olmadı ve asla olmayacak. Eğer sızmalar varsa onları da temizlemek konusunda zerre kadar tereddüdümüz olmaz. Bizde hiçbir partide olmayan istişare kültürü var.”

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Binali Yıldırım, Afyonkarahisar’da düzenlenen “Millet Yenilmez, Türkiye Bölünmez” temalı 25. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı’nın açılışında bir konuşma yaptı.

FETÖ mensuplarının partilerinin içerisinde yer alamayacağının, barınamayacağının altını çizen Yıldırım, “Bu teşkilatta teröristlere hiçbir zaman yer olmadı ve asla olmayacak. Eğer sızmalar varsa onları da temizlemek konusunda zerre kadar tereddüdümüz olmaz. Bizde hiçbir partide olmayan istişare kültürü var. Bakın partimiz kurulduğundan beri 25’inci istişare toplantısını yapıyoruz. 15 yılda 25 toplantı. Sadece burada değil genel merkezde, grubumuzda, birebir görüşmelerde hiç çekinmeden istişarelerimizi, önerilerimizi, eleştirilerimizi rahatlıkla dile getiriyoruz. Teşkilata ilişkin soruları, sorunları dile getireceğimiz yer, zemin, işte bu toplantılardır.” diye konuştu.

İki gün sürecek istişare toplantılarında soruları ve sorunları ele alacaklarını ifade eden Yıldırım, çözümleri de birlikte üreteceklerini kaydetti.

ASIL MAĞDUR 79 MİLYONDUR

“FETÖ’cü teröristler varsa asla gözlerinin yaşına bakmayacağız. Bu bilinmelidir. Bu konuda ne milletimizin ne de sizin asla tereddütü olmasın.” ifadesini kullanan Yıldırım, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Muhalefet temsilcileri çıkıp AK Parti’nin içişlerine yönelik ileri geri laflar ediyorlar, değerlendirmeler yapıyorlar. Siz AK Parti’yi bırakın da kendi partilerinize bakın. AK Parti, istişarelerinde zaten eleştirisini de öz eleştirisini de yapar. Siz ne yapıyorsunuz, kimin tarafında duruyorsunuz, onun izahını yapın. FETÖ ile kol kola girenlerin, FETÖ’nün avukatlığını yapanların, FETÖ’nün sözcülüğünü yapanların, mağdur edebiyatı yapanların bize söz söylemeye hakları da yok hadleri de yok. Anamuhalefet partisi darbeyi bıraktı, şimdi varsa yoksa mağdur. ‘Mağdur edebiyatı yapıyorum.’ Kardeşim, küresel terör örgütü ne zamandan beri mağdur oldu? Hayatını veren 241 şehidimizin yakınları, gazilerimiz asıl mağdurlardır. O gece dünyayı zindan etmeye çalışan, demokrasiyi yok etmeye çalışan, alçaklara karşı göğsünü siper eden 79 milyon, asıl mağdurdur. Milletin mağduriyetini bir kenara bırakıp FETÖ’cülerin mağdurluğunu ifade etmek, mağdur edebiyatı yapmak bir anlamda Fetullahçı Terör Örgütü’ne bilerek, bilmeyerek destek olmaktır. Artık anamuhalefet partisi bu işten vazgeçsin.”

“BİZE LAF EDENELER ÖNCE KENDİ İÇİNDEKİ FETÖ’CULARI TEMİZLESİNLER”

Yıldırım, “(17 Aralık, bir paralel örgüttür) diye Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız çıkıp bas bas bağırdığı zaman, ‘kanımın son damlasına kadar bu örgütle mücadele edeceğim’ dediği zaman, maalesef diğer siyasi partiler duymazdan geldi. Aksine ‘AK Parti’nin yolsuzlukları örtbas etmek için böyle bir yola başvurduğunu’ hep söyledi.” ifadelerini kullandı.

2014 yerel seçimlerinde İzmir’deki belediye başkanlığı aday kampanyasını anımsatan Yıldırım, FETÖ’nün ablaları ve abilerinin nasıl CHP ile beraber kampanya yaptıklarına, sandık başlarını tuttuklarına bire bir şahit olduğunu anlattı.

Yıldırım, o günlerde CHP’nin bazı milletvekillerinin açık açık, FETÖ ile partisinin nasıl sıkı ilişki içerisinde olduğunu ifade ettiklerini ve bu nedenle partisiyle yollarını ayırdıklarını unutmadıklarını vurgulayarak, “Bize, FETÖ ile en büyük mücadeleyi yapan, FETÖ’den en fazla zarar gören AK Parti’ye laf edeceklerine, kendi işlerine baksınlar ve orada gerekli FETÖ temizliğini yapsınlar.” diye konuştu.

Bu mücadelenin, hemen bitecek bir mücadele olmadığını yineleyen Yıldırım, önlerinde hiçbir ölçüsü ve ilkesi bulunmayan, tamamen kapalı ve şeffaf olmayan bir örgütün bulunduğunu söyledi. Yıldırım, yıllarca yanında taşıdığı, nefes alışverişini bile takip eden bir komutanın en yakınındaki kişinin bir gün gelip, “Komutanım buraya kadar, sizi tutukluyoruz.” sözlerini aktararak, böyle bir örgütün varlığından bahsettiklerini dile getirdi.

selyus