Kanal İstanbul Projesi son günlerin önemli tartışma konusu olmaya devam ediyor. Tartışmaların büyüyerek devam ettiği konu hakkında Gelecek Partisi İstanbul Teşkilatının “Kanal İstanbul Halka Sorulsun” etiketiyle sosyal medyada başlattığı kampanya ülke gündemine girerek büyük ilgi gördü.

Sosyal medya gündeminden sonra Gelecek Partisi İstanbul İl Başkanlığından bugün de bir açıklama geldi.

Gelecek Partisi İstanbul İl Başkanı Av. İsa Mesih Şahin’in yaptığı açıklamada “Kanal İstanbul konusunda toplum yeterince aydınlatılmadı” eleştirisinde bulundu.  Şahin açıklamasında “Kanal İstanbul Projesinin faydası nedir, olası zararları nedir, maliyeti nedir, önceliği nedir, çevreye olan etkisi nedir? İstanbul’da oluşturacağı riskler nelerdir? Bu önemli başlıklar altında bu konu bugüne kadar hiç konuşulmadı. Kanal İstanbul konusu, kamuoyu nezdinde üniversiteler ve uzmanlar dahil olmak üzere tartışılmalıdır. Bu konuda toplum yeterince bilgilendirilmeli ve aydınlatılmalıdır. Son aşamada ise Kanal İstanbul Projesinin asıl belirleyicisi toplum olmalıdır, bu konu halkoylaması ile toplumun kararına sunulmalıdır” açıklamasında bulundu.

Gelecek Partisi İstanbul İl Başkanlığı tarafından yayınlanan açıklamanın tamamı şöyle:

Kanal İstanbul konusunun bilimsel tartışmalardan uzak, tamamen siyasi inatlaşma üzerinden yürütülmesini endişeyle takip ediyoruz. İstanbul bize tarihin emaneti olan büyük bir mirastır. Tarihin bize emaneti olan, medeniyetlerin başkenti bu güzel şehre siyasi inatlaşma uğruna kıyılmasına asla müsaade etmeyeceğiz.

Kanal İstanbul Projesinin faydası nedir, olası zararları nedir, maliyeti nedir, önceliği nedir, çevreye olan etkisi nedir? İstanbul’da oluşturacağı riskler nelerdir? Bu önemli başlıklar altında bu konu bugüne kadar hiç konuşulmadı. Proje ile İstanbul’un şekli değiştiriliyor. İstanbul yarımada halinden adaya dönüşüyor. Bunları konuşup tartışmak yerine, böylesine önemli bir konunun siyasi karşıtlıklar üzerinden yürütülmesi asla kabul edilemez.

Kanal İstanbul konusunda partimizin hazırlamış olduğu bilimsel çalışma daha önce kamuoyu ile paylaşılmıştı. Projenin bölgedeki önemli su havzalarına ve çevreye vereceği zararlarla ilgili tespitlerimiz var. Karadeniz’den Marmara Denizi’ne dip akıntılarla oluşacak zararlarla ilgili endişelerimiz var. Uluslararası hukuktan kaynaklanabilecek önemli riskler var. Bu önemli başlıklar varken, konunun dayatmayla oldubittiye getirilmesi asla kabul edilemez.

Kanal İstanbul konusu, kamuoyu nezdinde üniversiteler ve uzmanlar dahil olmak üzere tartışılmalıdır. Bu konuda toplum yeterince bilgilendirilmeli ve aydınlatılmalıdır. Son aşamada ise Kanal İstanbul Projesinin asıl belirleyicisi toplum olmalıdır, bu konu halkoylaması ile toplumun kararına sunulmalıdır.

Kanal İstanbul konusunda dayatmacı bir siyaset aklı ortaya koyan iktidarı yanlış yolda oldukları konusunda uyarıyoruz. İktidara İstanbul’un geleceğine, hatta nesillerimizin geleceğine yazık etmeyin çağrısında bulunuyoruz. Ayrıca; Kanal İstanbul Projesi’nden önce İstanbul’un can güvenliği sorunu olan deprem gerçeği gibi konulara öncelik verilmesi gerektiğini kamuoyu nezdinde iktidara tekrar tekrar hatırlatıyoruz.”