Ana Sayfa YAŞAM 27 Mayıs 2014

Osmanlı dönemi…

İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile 29 Mayıs Üniversitesi’nin birlikte düzenlediği “Osmanlı İstanbul’u” konulu uluslararası sempozyumda 3 gün boyunca O

Osmanlı dönemi İstanbul’u uluslararası sempozyumda ele alınıyor

İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile 29 Mayıs Üniversitesi’nin birlikte düzenlediği “Osmanlı İstanbul’u” konulu uluslararası sempozyumda 3 gün boyunca Osmanlı dönemi İstanbul’u her yönüyle ele alınacak.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) ile 29 Mayıs Üniversitesi’nin birlikte düzenlediği “Osmanlı İstanbul’u” konulu uluslararası sempozyum, üniversitenin Üsküdar’daki yerleşkesinde başladı. Sempozyumun açılış konuşmasını yapan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Ahmet Selamet, binlerce yıllık tarihe tanıklık eden İstanbul’un birçok değerinin, zamanın hızlı değişimine rağmen yıkılmadan dimdik ayakta durduğuna belirterek, etkinliğin İstanbul tarihi konusundaki duyarlılığı canlı tutacağına inandığını söyledi.

Osmanlı Devleti’nin İstanbul’da planlı yapılaşmaya çok önem verdiğini, tarihi yapıların yakınlarına başka binalar yaptırılmadığını, yapılanların yıkıldığını anlatan Ahmet Selamet, “Alınan tüm bu kararlar bir medeniyet vizyonun ürünüdür. Bu sayede İstanbul medeniyetlerin çeyiz sandığı oldu. Darülaceze, Darüşşafaka gibi müesseseleri, ibadethaneleri, kütüphaneleri, hamamları ile bir uygarlık merkezi oldu” dedi.

Ahmet Selamet, Cumhuriyetin ilk yıllarından itibaren uygulanan yanlış politikaların İstanbul’u kontrolsüz gelişen bir sanayi ve gecekondu şehrine dönüştürdüğünü hatırlatarak, son 20 yıldır Boğaz’ı, Haliç’i temizlemek ve şehri sanayi ve gecekondu kenti olmaktan kurtarmak için büyük çaba harcadıklarını söyledi.
“Çalışmalarımız sonucunda bugün Haliç’te balık tutmak İstanbullular için yeniden keyf haline geldi. İstanbul’un denizleri girilemez haldeydi. Bugün ise plaj sayısı her geçen yaz artıyor” diyen Selamet, “Yeşil alan miktarı yüz güldürüyor, laleler İstanbul’u dört tarafını süslüyor. Kısacası aynı medeniyet vizyonu ile İstanbul’a hizmet ediyoruz. Bunun için önce klasik yerel yönetim anlayışını aşarak fen ve imar işlerinin yanı sıra tarihî ve kültürel mirasın yarınlara bırakılması için de çalışmalar başlattık” şeklinde konuştu.
Kentin dününü, bugününü ve yarınını bir bütün olarak ele aldıklarını, çağın kent planlama anlayışına uygun bilimsel projeler ürettiklerini ve çok merkezli bir kent tasarlayarak tarihî mekânlar üzerindeki baskıyı azalttıklarını aktaran Selamet, sözlerini şöyle sürdürdü;
“Böylece tarihî mekânları birer çöküntü merkezi olmaktan kurtarıyoruz. Tarihi Yarımada’yı tamamen araç tasallutundan kurtararak tarihi eserlerimizin zarar görmesini önleyeceğiz. Dünyanın yakinen takip ettiği gelişen İstanbul’un kalbi olan Tarihi Yarımada’da turizm daha da gelişecek. Diğer yandan da yaşanabilir bir İstanbul için tarihi ve kültürel dokuyu koruyor ve tekrar ihya ediyoruz. İstanbul’u bir sanayi merkezi olmaktan çıkarıyoruz. Kent içindeki sanayiyi uygun yerlere inşa ettiğimiz sanayi bölgelerine yönlendiriyoruz. İstanbul bir kültür, sanat ve turizm merkezi olarak; bir iktisadi merkez olarak hedeflerine ulaşacak.”

Sempozyumda Ahmet Selamet’in ardından Prof. Dr. Kemal Beydilli açılış bildirisini sundu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da kutlama mesajı gönderdiği sempozyuma İstanbul Müftüsü Prof. Dr. Rahmi Yaran, Mimar Sinan Genim, Gazeteci Beşir Ayvazoğlu gibi tanımış simaların katıldı.

Etiketler:
selyus