AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları İnsan Hakları Başkanlığı, bugün Silivri’de Türkiye tarihinin en kanlı darbe girişimlerinden biri olan ve milletimizin birliğine vatanımızın bütünlüğüne kast edilmeye çalışılan ama aziz milletimizin şanlı direnişiyle bastırılan 15 Temmuz darbe girişimine bulunan Fetullahçı Terör Örgütü üyelerinin yargılanmasını takip etti.

AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkan Yardımcısı ve İnsan Hakları Birim Başkanı İffet Polat, “15 Temmuz direnişi ikinci bir Kurtuluş Savaşı’dır. O gece bizi tüm ayrılıkları, çekişmeleri, farkları geride bırakarak tek millet olduğumuzu hatırlatmıştır.” dedi.

FETÖ’nün İstanbul’daki ana darbe davasını takip etmek için beraberindeki heyetle Silivri’ye gelen Polat, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları İnsan Hakları Başkanlığı olarak 15 Temmuz darbe girişiminde bulunan FETÖ üyelerinin yargılanmasını takip edip, şehit ve gazi ailelerine destek olmak için Silivri’ye geldiklerini anlattı.

FETÖ üyelerinin Silivri ve Sincan başta olmak üzere, Türkiye’nin, adaleti temine çalışan mahkemelerinde hesap vereceğini belirten Polat, “İnsanımızın her türlü fedakarlığı yaptığı ordusunun içine sızmış bu hainler Türk mahkemelerinden önce milletimizin vicdanında mahkum olmuşlardır. Masum, elinde bir taş dahi olsa silahı olmayan 250 insanımızı şehit eden, binlercesini yaralayan acımasız katillerin birer kukla olduğu ve iplerinin de yabancı güçlerin elinde olduğu aşikardır.” ifadelerini kullandı.

15 TEMMUZ DİRENİŞİ İKİNCİ BİR KURTULUŞ SAVAŞI’DIR

Polat bunu, 250 insanın ölümü karşısında her fırsatta özgürlük ve insan hakları nutukları atan batılı insan hakları gözlemcilerinin, politikacılarının derin sessizliğinden, hatta darbecilerin yargılanma ve gözetim altında tutulma süreçlerinde yaşanan konfor eksiklerinin batılı medya ve politikacılarının Türkiye’ye itirazlarından anladıklarını belirtti.

Şehitlerin acılarının ve gazilerin bir daha asla eskisi gibi olmayacak sağlıklarının bedelinin darbecilere en ağır ceza verilerek bir nebze hafifletilmesini umduklarını vurgulayan Polat, “15 Temmuz direnişi ikinci bir Kurtuluş Savaşı’dır. Şehitlerimizin, gazilerimizin, o gece sokağa çıkarak direnen milletimizin arasında farklı etnik yapılara ve siyasi görüşlere mensup insanlar vardır. Fakat o gece bizi tüm ayrılıkları, çekişmeleri, farkları geride bırakarak tek millet olduğumuzu hatırlatmıştır.” dedi.

O gece sokağa çıkanlara müteşekkir olduklarını kaydeden Polat, şunları kaydetti:

“Türkiye’de 3 milyondan fazla üyesi olan ve dünyanın en örgütlü kadın hareketi olan AK Parti Kadın Kolları olarak Anadolu’nun kurtuluş hikayesinin temel taşları olan Nene Hatunlar, Kara Fatmalar, Şalcı Bacılar gibi 15 Temmuz’un kadın kahramanları Türkmenleri, Ayşeleri, Safiyeleri asla unutmayacağız. Onların ve diğer şehit ve gazilerimizin kanlarının haklarının davacısı takipçisi olacağız.”

“ŞEHİT AİLELERİMİZİN VE GAZİLERİMİZİN YANINDA OLMAK ÇOK DEĞERLİ”

AK Parti İstanbul Milletvekilli Tülay Kaynarca da Silivri ve Sincan’da gerçekleşen bütün davaları vatandaşlarla beraber takip ettiklerini belirtti.

Bu davaların 80 milyon kişinin davası olduğunu ifade eden Kaynarca, “Şehit ailelerimizin ve gazilerimizin yanında olmak çok değerli. Gönül isterdi ki burada parti ayırımı yapmadan, STK ayrımı yapmadan herkes bu davanın takipçisi olsun. Çünkü bir yıl önce yaşanan alçak ve hain girişim sonrası milletin vicdanında mahkum olan o irade, o hain ve alçaklar şimdi adliye önünde hukuk karşısında gerekli cevabı alacak.” diye konuştu.

Türkiye’deki mahkemelerin ve hukuk sisteminin çok güzel bir sınav verdiğini söyleyen Kaynarca, sanıkların yargılama sonucu gerekli en güzel cevabı alacaklarını kaydetti.

“ŞEHİTLERİMİZİN, GAZİLERİMİZİN AİLELERİYLE BİRLİKTE YAN YANA OLUYORUZ”

AK Parti İstanbul Kadın Kolları Başkanı Av. Şeyma Döğücü de teşkilat olarak, düzenli bir şekilde davaları takip ettiklerini belirterek, “Şehitlerimizin, gazilerimizin aileleriyle birlikte yan yana oluyor, onların acılarını kalbimizin en derininde hissediyoruz. Elimizden geldiği kadar burada bu hainleri yalanlarıyla baş başa bırakmak istiyoruz. Onlara ‘biz buradayız, aileler burada’ demek için geliyoruz.” ifadelerini kullandı.